Giriş
(1)

Hangi cloud - mail servisini kullanıyorsunuz?

undundund
Hangi mail servisini kullanıyorsunuz arkadaşlar?Ek olarak cloud kullanıyor musunuz? Özel fotoğraflarınızı / aile fotoğraflarınızı burada tutuyor musunuz? Hangi cloud sistemini kullanıyorsunuz ve güveniyor musunuz?Gmail mi, Outlook mu yoksa iCloud mail + iCloud mu desem ne dersiniz?
Hangi mail servisini kullanıyorsunuz arkadaşlar?

Ek olarak cloud kullanıyor musunuz? Özel fotoğraflarınızı / aile fotoğraflarınızı burada tutuyor musunuz? Hangi cloud sistemini kullanıyorsunuz ve güveniyor musunuz?

Gmail mi, Outlook mu yoksa iCloud mail + iCloud mu desem ne dersiniz?
0
undundund
(11.07.20)
Gmail, Outlook kullanıyorum ben. Apple ürünü kullanmadığım için iCloud düşünmedim bile. Güveniyorum ama çok önemli belgelerin ve fotoğrafları flashdisk, kullanılmayan telefonlarımda yedekleri var.
0
black holes in the sky
(11.07.20)
(3)

PDF okuyucu tavsiye

daglien
Android telefonda PDF okuyorum. Dinlenmek için simge durumuna alıp ekranı kapatıyorum. Dinlenme sonrası açtığımda, kitap ilk sayfadan başlıyor. Sorun bu.Hangi sayfada kalındıysa, programı kapatmadiktan sonra, yani arka planda çalışıyorken, yine aynı sayfadan devam etmemi sağlayacak program lazım.
Android telefonda PDF okuyorum. Dinlenmek için simge durumuna alıp ekranı kapatıyorum. Dinlenme sonrası açtığımda, kitap ilk sayfadan başlıyor. Sorun bu.

Hangi sayfada kalındıysa, programı kapatmadiktan sonra, yani arka planda çalışıyorken, yine aynı sayfadan devam etmemi sağlayacak program lazım.
0
daglien
(11.07.20)
adobe reader
0
gizemli dede
(11.07.20)
Wps Office lite .
Son kaldığınız sayfadan devam eder, en son okuduğunuz kitap listede en başa alınır, PDF oluşturur, 1 GB da cloud yükleme alanı veriyor.
0
Erva
(11.07.20)
ReadEra
0
black holes in the sky
(11.07.20)
(6)

Netflix hakkında bir soru

batlegolas
Hesap sekmesinden "Bağlı cihazların yakın zamandaki izleme etkinliği" bölümüne baktığımda "Hesabınızın en son kullanıldığı cihazlar ve konumlar" arasında alakasız şehirler çıkıyor. Sadece 2 şehir kullanıyoruz bunu. Ancak başka şehirler de çıkıyor.Bu bir hata mı yoksa şifremi verdiğim kişiler başkala
Hesap sekmesinden "Bağlı cihazların yakın zamandaki izleme etkinliği" bölümüne baktığımda

"Hesabınızın en son kullanıldığı cihazlar ve konumlar" arasında alakasız şehirler çıkıyor. Sadece 2 şehir kullanıyoruz bunu. Ancak başka şehirler de çıkıyor.

Bu bir hata mı yoksa şifremi verdiğim kişiler başkalarına mı yaymış? Daha yeni değiştirdim şifremi aslında...

Teşekkürler.
0
batlegolas
(07.07.20)
yakınlardaki şehirler mi? bursa'yı kütahya olarak olarak algıladığı, merkezi yenişehir olarak algılamışlığı var. farklı cihazlardan girildiyse ili her zaman doğru göstermeyebiliyor.
0
black holes in the sky
(07.07.20)
eskişehir ve istanbul'da kullanıyoruz.

çıkan şehirlerin bazıları çevre iller, bazıları değil.

samsun
ankara
trabzon
konya
düzce
bolu
tekirdağ
bursa
aksaray

ve

ontario (?????? yok artık)
0
🌸batlegolas
(07.07.20)
Vpn var mi
0
baal
(07.07.20)
Sanırım internet sağlayıcılar, bazı bölgelerde server yada adı neyse onu kullanıyor. Yani kütahyadaki vatandaş internete girmek için önce bursaya bağlanıyor bursadan yurt dışına çıkış yapıyor. Hatta bir ms-dos kodu vardı. Bir sitenin pingini yazınca hangi yoldan gidildiği yazıyordu.
0
infernalcadre
(07.07.20)
Netflix Türkiye için var mı bilmiyorum... Netflix kullanıcı bilgileriniz ile farklı cihazlarda giriş yapılırsa hesapta tanımlanmış eposta adresine anında uyarı geliyor. Bu uyarılar ile kim ne zaman girmiş takip edilebilir.
0
keles
(07.07.20)
aynı durumu facebook vs. diğer sitelerdeki bağlanılan konumlara baksanız da fark edersiniz. Bu durum internet sağlayıcı ile ilgili. Siz bağlı cihazlarınızı kontrol edin ve keles in dediği gibi netflix hesabına gelen bağlanma uyarılarını takip edin.

İçinize bir kuşku düştüyse de şifrenizi değiştirin.
0
cursor
(07.07.20)
(6)

Uygun bir saat markasi var mi?

The Student
Orjinal bir kol saati almak istiyorum. Deri veya metal sevmiyorum. Erkek kadın saati fark etmez. Dijital olabilir. Genç ısı olsun yani. Eskiden kullandığım bi marka vardı ama battı mi nedir her zamanki gibi adını unuttum ben de. Genç ısı saatleri çok güzeldi. Adının flic flac benzeri bisey olması la
Orjinal bir kol saati almak istiyorum. Deri veya metal sevmiyorum. Erkek kadın saati fark etmez. Dijital olabilir. Genç ısı olsun yani. Eskiden kullandığım bi marka vardı ama battı mi nedir her zamanki gibi adını unuttum ben de. Genç ısı saatleri çok güzeldi. Adının flic flac benzeri bisey olması lazım tuh yine japon balıklıgim tuttu..

Edit. En önemli meseleyi unuttum tabi fiyatı 100 ila 500 tl olucak.. Çok da uçmamak lazım. İstedğim özellikler paslanmasın, su geçirmesin yeter...
0
The Student
(05.07.20)
Casio.
0
Amaranta ursula
(05.07.20)
aliexpress'ten al. benim aldığım bir saat 20 dolardı mesela, içindeki mekaniza yaygın her şehirde olan "saatçi" dükkanlarında 1000 liraya satılan saatlerle aynı.

edit: uğraşamam dersen casio tabii ki. 2000 liralık saatler diz çöker tövbe ister 200 liralık casio karşısında.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(05.07.20)
freebird5406_2
(05.07.20)
Günlük olarak casio b640 kullanıyorum, klasik bir model kadın erkek renk seçenekleri de var, siyah olanı hoş.
0
birfincankahvedahaisteyenadam
(05.07.20)
Casio. Casio kadar olmasa da Q&Q belki.
0
black holes in the sky
(05.07.20)
Q&Q +1
Swatch'ın da birkaç tane bulursun belki dediğin fiyat aralığında.

İkisinin de tarif ettiğin kıstaslara uyan çok modeli var.
0
encokbenisevinnolur
(06.07.20)
(3)

kpssde eğitim bilimleriyle öabtnin farkı ne?

carpenic
ikiside öğretmenlik sınavı değil mi farkları nedir yav akşam akşam kafama takıldı?
ikiside öğretmenlik sınavı değil mi farkları nedir yav akşam akşam kafama takıldı?
0
carpenic
(05.07.20)
Eğitim bilimleri bütün öğretmenlere ortak sorulan, öğretmenlerin aldıkları pedagojik formasyon/eğitim dersleri ile alakalı sorular.

ÖABT ise Öğretmenlik Alan Bilgisi Testi olup her öğretmenin kendi branşından sorumlu olduğu sınavdır. Türkçe öğretmeni Türkçe alan bilgisi sorularını çözer, matematik öğretmeni matematik alan bilgisini. Bütün öğretmenler her iki sınava da girmek zorunda.
0
black holes in the sky
(05.07.20)
Ustte gayet guzel anlatilmis ama bildigim kadariyla bir kac tane bransta oabt yok. Onlar sadece egitim bilimlerine giriyor.
0
red g
(05.07.20)
eğitim bilimleri sorusu ( tüm öğretmen adaylarına sorulur)

dersi dinlemeyen öğrenciye ne yapmak gerekir.

matematik öabt sorusu ( matematik öğretmenleri üstteki soru haricinde bir de bunu cevaplarlar farklı bir günde farklı bir sınavda)

2+2 kaç eder.

sorulara takılma ama mantık bu yani.
0
blue eyes white dragon
(06.07.20)
(11)

Naber? Nasıl bi pazar sabahı günü ?

Premium Hesap
Bekliyor sizi
Bekliyor sizi
0
Premium Hesap
(05.07.20)
Kahveyi yaptim, elektrikler kesildi. Ince memed okuyorum. Henuz cocuklar uyanip sokaga inip ciglik atmaya baslamadigi icin sessiz, guzel. Rüzgar da esiyor.
0
a perfect lie
(05.07.20)
Yarın pazartesi be abi, pazar gününün en kralı olsa ne olur, evdeyim ful yatış
0
paramolacak
(05.07.20)
6 da uyandim, ise geldim, hava cok sicak

aksam 5 gibi eve giderim, yemek yap falan aksam olur...

standart bir pazar iste, ama umut hep var
0
cairo
(05.07.20)
Önce aileyle kahvaltı daha sonra akşam suyuna arkadaşlarla balık tutmaya gideceğiz.
0
mekaniker
(05.07.20)
bi hata yaptım 3 gün sonra kargo firmasından mesaj geldi özel kurye ile dosya teslimatı var diye

aha dedim ihtarname yi çektiler boku yedik, 2 gün napcam netcem diye döndüm durdum

kargo geldi. dergiymiş. adamların haberi bile yokmuş.

rahatladım mal gibi yatıyorum.
0
duyurukullanıcısı
(05.07.20)
Gross markete gittm. Bir pazar sabahı saat 8:30 için aşırı kalabalıktı.
0
2027
(05.07.20)
Evdeyim.
0
black holes in the sky
(05.07.20)
sabahın köründe elektrik süpürgesi sesiyle uyandım. yıldım artık. keşke insanların medeniyet kodları olsa ve gerekli durumlarda bunlar kullanılabilse. örneğin bu apartmanda a grubu medeniyet koduna sahip olmayanlar oturamaz vs. gibi. hayat bir tık daha kolay olurdu gibi hissediyorum. kiralık ev bakıyorum.
0
sele zeytini
(05.07.20)
hiç bişey beklemiyor anasını satayım. dışarı çıkmıyorum. millet denize gidiyor kafelere gidiyor hastalık yokmuşcasına. ya ben çok abartıyorum ya da insanlar umursamaz.
0
false pretension
(05.07.20)
hizliresim.com

Kızımla birlikte iğneada'da böyle bi sabah yaşadık.
0
antihero
(05.07.20)
Güne harika uyandım. Çok güzel şeyler oluyor.
0
ruhen hastayim ben
(05.07.20)
(2)

anında fark etmeyip sonradan huzursuz olduğunuz sohbetler oluyor mu?

durme
sohbet esnasında karşıdakini de hoş tutmak adına bazen bana ters olan şeyleri onaylıyor, karşımdakine hak veriyor gibi oluyorum. oysa misal başkaları hakkında konuşmak bana bayağı bayağı kötü hissettiren bi şey. karşıdakine sınır çekemiyorum, o da anlamıyor. sonra içim içimi yiyor başkalarının karma
sohbet esnasında karşıdakini de hoş tutmak adına bazen bana ters olan şeyleri onaylıyor, karşımdakine hak veriyor gibi oluyorum. oysa misal başkaları hakkında konuşmak bana bayağı bayağı kötü hissettiren bi şey. karşıdakine sınır çekemiyorum, o da anlamıyor. sonra içim içimi yiyor başkalarının karmasına girdim diye çünkü normalde ben bunu yapmamaya çalışıyorum.

size de olur mu? kendi sınırlarımı karşıdakini küstürmeden ama kendime de zarar verdirtmeden nasıl çizebilirim?

(bu karşıdakini memnun etme güdüsü öyle baskın ki bende anında fark edemiyorum ve örneğin malum kişi ben şöyle şöyle insanlardan hoşlanmıyorum dese o ilişkide onun istediği gibi biri olmaya çabalıyorum. ama bunlar bilinçaltı davranışları. her zaman fark etmek çok zor.)
0
durme
(03.07.20)
wow. story of my life. özdüşünselliği artırarak, yani davranışları önceden mutlaka tartıp biçip bilinçli bir şekilde kontrol ederek, bunu öyle çok yapmak gerekiyor ki sonra bu istemsiz, gayri ihtiyari bir hal alan bir alışkanlık olsun. zor tabii, inişli çıkışlı, zor bir yol.

hmm ok deyip konuyu değiştirebilirsin mesela. cümlelerini onay yerine soru cümlesi haline getirebilirsin, hıı öyle mi, böyle mi düşünüyorsun vs.
0
snape i başından beri tanırım
(03.07.20)
Oluyor tabi ki. Benim problemim bir şeye çok odaklanınca asıl meseleyi sonradan fark etmek. Bir şeyler anlatıyor cevap veriyorum bama alt metni anlamıyorum bazen. Malım galiba?
0
black holes in the sky
(04.07.20)
(3)

İngilizce sorusu

dissendium
https://www.youtube.com/watch?v=-79oB38JhjkVideoda pervane tarafından yaralanmış bir köpek balığı var.Videoda, 4:26'da "He's not gonna make it." diyor videoyu çeken kişi.Burada köpek balığı için yapamayacak (kurtulamayacak) mı demek istiyor? Biri için "kurtulamayacak" demek isteseydik "He's/She's no
www.youtube.com

Videoda pervane tarafından yaralanmış bir köpek balığı var.

Videoda, 4:26'da "He's not gonna make it." diyor videoyu çeken kişi.

Burada köpek balığı için yapamayacak (kurtulamayacak) mı demek istiyor? Biri için

"kurtulamayacak" demek isteseydik "He's/She's not gonna make it." mi derdik?
0
dissendium
(03.07.20)
başaramayacak anlamında. her şey için kkullanılabilir.
0
bohr atom modeli
(03.07.20)
Bağlama göre değişir ama böyle ölümcül durumlarda falan kurtulamayacak, ölecek anlamında kullanılabilir
0
black holes in the sky
(03.07.20)
Ölenler için de she/he is gone diyorlar mesela.
0
nothing in my way
(03.07.20)
(5)

Tembel Bir İnsan İçin "DIY" (Kendin Yap) Önerisi

rahip janick
Hayırlı cumalar mübarekler.İşten eve geldiğinde, tabuta girer gibi yatağa yatan bir insan için evde oyalanabileceği, ufak tefek "kendin yap" işleri önerebilir misiniz?
Hayırlı cumalar mübarekler.

İşten eve geldiğinde, tabuta girer gibi yatağa yatan bir insan için evde oyalanabileceği, ufak tefek "kendin yap" işleri önerebilir misiniz?
0
rahip janick
(03.07.20)
youtu.be
youtu.be
youtu.be

renkli ince halatlardan düğümlerle bileklikler ya da paracord denen tarz bileklikler

yeni düğüm çeşitleri öğrenmek güzel, arkadaşlara falan hediye edersin, daha iyi bir şey bulana kadar oyalar

kalınlığı 3-4 mm olanları bilek için iyi, nalbur, avcılık, balıkçı oltası, yapı market (koçtaş vs) gibi yerlerde bulunur, paraşüt ipi, paracord ip diye de aratabilirsin
0
freebird5406_2
(03.07.20)
Avşar maden suyu şişeleriyle güzel şeyler yapılıyor bence. YouTube'da güzel örnekleri var.
0
black holes in the sky
(03.07.20)
Led diyotlarla cok guzel solar paneller yapiyolar. Tavsiye ederim
0
c1b2k3
(03.07.20)
3d yazıcı al
0
basond
(03.07.20)
Kartlar yap arkadaşlarına gönder
0
hushhush
(03.07.20)
(5)

Platon, Sophokles

helena
Sokrates'in Savunması, Elektra, Kral Oedipus gibi eserleri satın alacağım. Sokrates'in Savunması'nı hem euthyphron hem de kritos'u içerdiği için İş Bankası yayınlarından alacağım ancak sophoklesin üstte yazdığım iki eserini kitapyurdunun Karbon Kitaplar yayınlarının cep boyu olarak almayı düşünüyoru
Sokrates'in Savunması, Elektra, Kral Oedipus gibi eserleri satın alacağım.

Sokrates'in Savunması'nı hem euthyphron hem de kritos'u içerdiği için İş Bankası yayınlarından alacağım ancak sophoklesin üstte yazdığım iki eserini kitapyurdunun Karbon Kitaplar yayınlarının cep boyu olarak almayı düşünüyorum (keza 2.90 tl olduğundan epey bir uygun)

Ama yine bir içime kurt düşmedi değil. Antigone'yi Sabahattin Ali çevirisinden sunsalar da Elektra ve Oidipus için hafiften kararsız kaldım.

Bir akıl (veya kitap) vermek isteyen varsa yardımcı olursanızçok sevinirim.

Elbette iş bankası yayınlarına gözü kapalı güveniyorum ancak karbon kitaplar 2.90 olunca (hem de cep boy olması) bir çelmedi değil aklımı - ve yüreğimi.
0
helena
(03.07.20)
yunancasindan çeviri olan hangisiyse onu al
0
encokbenisevinnolur
(03.07.20)
@encokbenisevin Şimdi baktım, her ikisi de yunancadan çeviri ama belki okuyan deneyimleyen vardır diye soruyorum.
0
🌸helena
(03.07.20)
3 lira fazla verin Azra Erhat'ınkini alın bence. Yunan mitolojisinde uzman. A. Kadir ile Odyssesia ve İlyada'yı çevirdi. Mitoloji Sözlüğü'nün yazarı.
0
black holes in the sky
(03.07.20)
@blackholes Mükemmel, teşekkür ediyorum.
0
🌸helena
(03.07.20)
karbon kitabevi'nin çevirilerinin çok sağlıklı olduğun düşünmüyorum. iyi çevirmenlerle çalışan iyi yayınevlerinin kitaplarını okumalısınız. şu dünya'ya bir kere geliyoruz onda da iyi çevrilmiş kitap okuyalım değil mi?
0
at mi bu
(03.07.20)
(3)

pink floyd - echoes hangi versiyonu bu?

estranged
https://youtu.be/Ls3wJv04PPMroger abimiz hiç canlı performansta çalmış mı diye aratıyım dedim bu çıktı. söyleyen kim? şarkı ortasındaki konuşmalar fan yapımı mı? bu versiyonun aslı astarı nedir çok merak ettim.
youtu.be

roger abimiz hiç canlı performansta çalmış mı diye aratıyım dedim bu çıktı. söyleyen kim? şarkı ortasındaki konuşmalar fan yapımı mı? bu versiyonun aslı astarı nedir çok merak ettim.
0
estranged
(02.07.20)
bence şarkıyı söyleyen waters da değil gilmour da. vocal cover yapılmış bence.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(02.07.20)
PF'den biri söylemiyor bunu. Enstrümantal kısmı albüm kaydı muhtemelen ama vokal kısmı kesinlikle cover.
0
black holes in the sky
(03.07.20)
nihayet buldum. (git:www.youtube.com )
0
🌸estranged
(15.07.20)
(7)

Sizce bu kzın sesi nasıl?

neysene
https://www.instagram.com/p/B_AtmAdAus1/Sesi çok iyi değil mi ya? Ben mi abartıyorum yoksa?Not: aylar önce vapurda dinlemiştim. Fakat o zamanlar hesabı erişime kapalıydı, birkaç gün önce aklıma geldi bakiyim dedim. Vapurda söyleyenlerden ilk defa birinin sesini bu kadar beğendim.
www.instagram.com
Sesi çok iyi değil mi ya? Ben mi abartıyorum yoksa?

Not: aylar önce vapurda dinlemiştim. Fakat o zamanlar hesabı erişime kapalıydı, birkaç gün önce aklıma geldi bakiyim dedim. Vapurda söyleyenlerden ilk defa birinin sesini bu kadar beğendim.
0
neysene
(02.07.20)
dinletiyor. çok iyi diyecek bir şey göremedim ama dinlerim güzel.
0
AlsterWasser
(02.07.20)
alster +1
0
sutlu nescafe
(02.07.20)
bence normal bir ses. artı bir husus göremedim.
0
trajikomix
(02.07.20)
çok iyi değil ama dinlenebilir. abartıyorsunuz.
0
aramızda kalsın
(02.07.20)
dinlenecek bir şey yok bence. yoldan çevirdiğin 100 kişiden 5'i aynı performansı gitar dahil sergiler.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(02.07.20)
Beğenmedim. Kadife sesli de değil bence.
0
black holes in the sky
(03.07.20)
Sıradan.
0
funl
(03.07.20)
(6)

çevrenizde 65 yaş ve üzeri covid geçirip iyileşen var mı?

false pretension
televizyonlara çıkan 80 yaşında 100 yaşında hastalığı atlatanları saymazsak çevrenizde +65 olup hastalığı atlatan var mı? süreçleri nasıldı?
televizyonlara çıkan 80 yaşında 100 yaşında hastalığı atlatanları saymazsak çevrenizde +65 olup hastalığı atlatan var mı? süreçleri nasıldı?
0
false pretension
(02.07.20)
Bir arkadasimin anneannesi 3 kalp krizi gecirmis, 85 yasinda bir bünye ve Corona'yi atlatti.
0
chitosan
(02.07.20)
65 yaş üstünün corona'dan ölüm orani %10-15 aralığında zaten. Her 65 yaş üstü vefat etmiyor ki. Dolayisiyla benim de birebir tanidigim değil ama çevremdeki insanlardan duyduğum 2-3 kişi var iyileşen.
0
fraise
(02.07.20)
eski komşum, bir teyze vardı yoğun bakıma aldılar ama atlattı çok şükür.
0
black holes in the sky
(02.07.20)
70, E
Şeker ve astım hastası
İyileşti.
Ama 10-15 gün kendinden habersiz şekilde yattı hastanede, ağır geçirdi yani.
0
megalomaniac
(02.07.20)
var. 2 kişi. biri sigara içen. diğeri içmeyen. sigara içmeyen 5 günde taburcu oldu. sigara içen 14 günde.
0
helenart
(02.07.20)
var, kuzenimin kayınpederi 65 yaşında. entübe şekilde 18 gün yoğun bakımda kaldı. iyileşti, taburcu oldu.
şu an bildiğim kadarıyla bayağı iyi.
0
matilda
(02.07.20)
(6)

Sosyal mesafe kelimesi sadece beni Rahatsız etmiyor değil mi?

2027
Selam, Mesafe diyelim geçelim o sosyale ne gerek var? Birebir çeviri yapmak zorunlu mu? Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?
Selam,
Mesafe diyelim geçelim o sosyale ne gerek var? Birebir çeviri yapmak zorunlu mu? Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?
0
2027
(02.07.20)
sosyal mesafe doğru bir terim.
0
silah taciri
(02.07.20)
bir sürü mesafe çeşidi var çünkü. mikroifadeler.com
0
pide
(02.07.20)
gayet güzel bir terim bence.
0
fezagezgini
(02.07.20)
fiziki mesafe daha uygun diye düşünüyorum ama belki insanları en başında evde kalmaya ikna etmek için sosyalleştiğiniz müddetçe virüs bulaşma ihtimali artar düşüncesiyle belki sosyali kullanmayı tercih etmişlerdir.
0
black holes in the sky
(02.07.20)
fiziki mesafe her şeyi kapsarken sosyal mesafe insanı kapsıyor. salgın mevzusu zaten insanı ilgilendirdiğinden (hastalığı bulaştırma-kapma) "sosyal mesafe" tanımı daha güzel ve anlamlı.
0
silah taciri
(02.07.20)
Fiziki mesafe olarak değiştirildi diye biliyorum.
0
chemnil
(03.07.20)
(3)

2.000 tl f/p ürünü laptop

iddaaci
Merhaba, anneye alınacak. Film izleyip Facebook’a bakacak. Telekkürler
Merhaba, anneye alınacak. Film izleyip Facebook’a bakacak. Telekkürler
0
iddaaci
(01.07.20)
2000 tl altına alacağınız hometech falan var eve sokmam. www.hepsiburada.com bu fiyata dell çok iyi senelerce kullanılır. ubuntu yüklü ama internetten alacağınız keylerle 50 liraya kadar halledersiniz bu durumu.
0
black holes in the sky
(01.07.20)
Anne için o işleri yapacaksa ikinci el iPad alın çok daha memnun olursunuz.

2000 liraya kadar alacağız notebookun şarjı az gidecek, performansı kötü olacak, üstüne ekranı da kötü bir TN panel olacağı için renkler soluk olacak.
0
synthetic a priori
(01.07.20)
tablet alın.
annemde samsung tablet var. youtube, facebook, pinterest, whatsapp, duo vb her işini onunla yapıyor.

www.amazon.com.tr
0
late viper
(01.07.20)
(9)

Mekanlara gitmeye başladınız mı? Ne kadar normalleştiniz?

ms brownstone
Ben 3.5 aydır en fazla markete gidiyorum o da haftada 1 kez falan. Aslında sağlık sektörünün içinde olunca zaten hep riskli alanda ve kalabalıktaydım zaten corona da oldum 2 ay önce ajsjs. Ama hiçbir şekilde gidip de avmdir kafedir gezmedim oturmadım. Bu süreçte sadece 3-4 kez sevdiğimiz birkaç meka
Ben 3.5 aydır en fazla markete gidiyorum o da haftada 1 kez falan. Aslında sağlık sektörünün içinde olunca zaten hep riskli alanda ve kalabalıktaydım zaten corona da oldum 2 ay önce ajsjs. Ama hiçbir şekilde gidip de avmdir kafedir gezmedim oturmadım. Bu süreçte sadece 3-4 kez sevdiğimiz birkaç mekana sipariş verip onları da kapıdan alıp evde ya da dışarda açık alanda yedik. Ama bakıyorum herkes dışarda yemek yiyor gayet. Alışverişler yapılıyor mağazadan mağazaya. Eve kapananlar olarak çok azınlıkta kaldık gibi hissediyorum.

Bugün de aylar sonra bir yere gidip pizza yiyesim geldi. Zaten gidersek beraber yaşadığım kardeşimle gideceğimiz için yakınımızda kimse olmayacak yine ama yine de şu durumda birçok insanın yaptığını yapıp sorumsuzca dışarı çıkmak kötü hissettiriyor.

Sizler ne durumdasınız? Avm, kafe, pub falan böyle yerlere gitmeye başladınız mı? Sizce sırf zevkine evden çıkılır mı şu zamanda?
0
ms brownstone
(01.07.20)
normalleşmedim. Hükümetin elinin değdiği hiçbir veriye güvenmemekle birlikte, -nacizane görüşüme göre- üzerinde oynanmış verilerde dahi günlük koronavirüs vaka sayıları 2 ay öncesiyle aynı. www.worldometers.info

risk grubunda olan ve görüşmek durumunda olduğum insanlar var. tablo böyle devam ettiği sürece de normalleşmeyeceğim.
0
cern de cayci olmak vardi
(01.07.20)
mekanlara anca sonbaharda falan gideriz herhalde, zaten konser falan da yok.

onun dışında bisikletle dolaşıyoruz ve diğer insanlardan uzak bir şekilde göztepede soluklanıyoruz.
0
redeath
(01.07.20)
sevdiğim mekanların açık alanları olanlarına gitmeye başladım ufak ufak, zaten hepsi gerekli önlemleri almışlardı. ben artık sorumsuzluk kısmını geçtim. artık herkes sokakta ve bilinçli davranmanın getirdiği hiçbir şey yok. önceden dışarıya zorunluluk olmadıkça çıkılmıyordu, çıkmayarak zorunluluktan çıkanları tehlikeye atmamış olacaktık. şimdi ise herkes dışarıda ve benim çıkıp çıkmamam sadece kendi sağlığımı ilgilendiren bir durum haline dönüştü. mevcut durumda virüse yakalansam bile atlatacağımı düşündüğüm için bundan da korkmuyorum.

ha, yine de her fırsatta çıkıyor değilim. ama bu kadar insanın keyfine göre hareket ettiği durumda artık benim de hayattan keyif almaya başlamam lazımdı, üzgünüm. zaten çok zorlandım bu süreçte ve bu gidişle yazın tamamı riskli geçicek. sonrasında okullar açıldı, sonbahar derken virüs daha etkili olmaya başlayacak. bu kadar insanın umursamadığı durumda 8-9 ayımı eve kapanarak geçiremem. yaptığım da eskisi gibi çıkıp gezmek değil zaten.

sektörden biri olarak daha iyi yorumlarsınız belki, toplum bağışıklığını güçlendirme yöntemi olarak insanların bu virüsü kapacaklarsa da sonbahar, grip sezonu gelmeden kapıp bağışıklık kazanmalarının mantıklı olacağını söyleyenler de var. çünkü ne yakında aşı görünüyor ne de kendi kendine yok olacak; elbet bir gün kapacağız bu mereti. hastane kapasiteleri dolmasın diye bekledik çıkmadık, şimdi de vaka sayısı sıfır olsun diye beklersek daha çok bekleriz gibi geliyor bana.

mesela sinemaya da gitmeyi özledim ama açılsa da gitmem. keza berbere gitmiyorum, evde çözdüm o işi, gitmeye de niyetim yok. bazı riskler alınabilir durumda, bazıları değil; herkesin kendi bilincinde, ihtiyacına göre bunları düşünmesi gerekiyor bence.
0
Bruce
(01.07.20)
gidecek birilerini bulsam kafelerden, avm'den çıkmam valla hiç umrumda değil. çok sıkıldım.
0
diffarentiationation
(01.07.20)
hafta sonu sınava girdim :) sınav günü mekanlar kapalı olduğu için bir saat bekleyip bir mekanda yemek yedim, mekanın tek müşterisi bizdik ve daha önce kimse gelmemişti en azından o gün için o yüzden içim rahat. mekanın açık yerindeydik. avm değil fakat birkaç mağazaya girmek zorunda kaldım. toplu taşımaya hala binemiyorum fakat bunların hepsine özel araçla gidebiliyorsam gidiyorum. yeşillik yerlerde takılıyorum bu arada. bruce +1
0
black holes in the sky
(01.07.20)
Ben normal takılıyordum ama arkadaşlar eve falan geliyordu. Yani biz arkadaşlarla hep takılmaya devam ettik, kasmadık öyle çok fazla. Ama mekana gitmem, hastalıktan değil eski tadı yoktur be gidip napcam.

kadıköy'de normal zamanalrda epey kalabalık olan bir meyhanede çalışanı aradım. hep gittiğimiz bir yerdi, boş ya kimse gelmiyor falan dedi. Ben eğlencesine, başka insanları görmeye, hoplamaya zıplamaya gidiyorum. Başka insan yoksa evin içinde de zıplıyor, sonra sabah alt komşudan özür diliyorum yani :D
0
eazy
(01.07.20)
Kapalı alanlara mümkün olduğunca gitmemeye çalışıyorum. Bir ihtiyacım varsa online alışverişle hallediyorum. Arkadaşlarımla açık havada parkta oturuyoruz, kendi çayımızı getiriyoruz. Korkuyorum halen. Çoğu insan salış moduna geçti, hızlı bir normalleşme yaşıyoruz bence. O yüzden güven vermiyor bana ortalık:(
0
kostüm çok güzel prenses misiniz
(01.07.20)
mahalledeki kafede açık havada bir iki kez oturduk. markete zaten gidiyorduk. onun dışında evdeyiz hala. spor salonu açıldı ama erteledik.
0
chavezding
(01.07.20)
bazı işlerimi halletmek için gerektiğinde çıkıyorum, halledip dönüyorum.
sosyalleşmiyorum yani, gereklilikten çıkıyorum.
marketlere girmiyorum.
mağazalara da girmiyorum, ihtiyaç olduğunda sadece ufak tefek dükkanlardan alışveriş yapıyorum.
kuaföre falan da gitmiyorum.
çevremdekiler de öyle, sadece mecburiyetten çıkıyorlar.

herhangi bir mekana gitmedim, gitmeyi istesem de henüz gitmemem gerektiğini düşünüyorum.

zaten yaklaşık 15 yıldır home office çalışan biri olduğum için bu süreçte hiç zorlanmadım.
bu yazı böyle geçireceğim gibi görünüyor.
kendime odaklandım, içime döndüm.
o şekilde değerlendiriyorum bu süreci.
0
blatta hiberna
(01.07.20)
(4)

Lenovo mu asus mu?

tiptansoguyantipci
Lenovo ideapad s130 mu Asus X543UA core i3 mü daha iyi? Oyun oynama vs amaçlı değil genel kullanım amaçlı soruyorum. Tez yazacağım, araştırma yapmak amaçlı kullanacağım.https://www.vatanbilgisayar.com/lenovo-ideapad-s130-celeron-n4000-1-1ghz-4gbram-128gb-ssd-14-int-w10-notebook.htmlhttps://www.vatan
Lenovo ideapad s130 mu Asus X543UA core i3 mü daha iyi? Oyun oynama vs amaçlı değil genel kullanım amaçlı soruyorum. Tez yazacağım, araştırma yapmak amaçlı kullanacağım.
www.vatanbilgisayar.com
www.vatanbilgisayar.com
0
tiptansoguyantipci
(29.06.20)
Asusu bilmiyorum ama lenovo değil. Sana verdiği kalite özelliklerinin minimum seviyesi oluyor. Performansı her zaman muadillerinin altında.
0
zugas
(29.06.20)
Peki teşekkür ederim.
0
🌸tiptansoguyantipci
(29.06.20)
İntel'in i serisi celeron'dan daha iyi. Lenovo'nun bu serisini çok beğenmiyorum ben daha önce kullanmışlığım var, pek bir şey yapılmamasına rağmen ağır çalışıyor.
0
black holes in the sky
(29.06.20)
Teşekkür ederim.
0
🌸tiptansoguyantipci
(29.06.20)
(18)

Aga bu tatil sevdası nedir milletteki?

inancsiz deve
Herkes tatil peşinde. Tatil de tatil. Hunharca tatil peşinde herkes, eve tıkıldık diye sanki millet inadına saldırıyor. Bu kadar görgüsüz ve sabırsız bir millet miydik biz ya? Deniz, kum, güneş görmeden stres atılıp rahatlanmıyor mu yani? Cidden merakımdan soruyorum. Rahatlamak isteyen 4 duvar bir o
Herkes tatil peşinde. Tatil de tatil. Hunharca tatil peşinde herkes, eve tıkıldık diye sanki millet inadına saldırıyor. Bu kadar görgüsüz ve sabırsız bir millet miydik biz ya?

Deniz, kum, güneş görmeden stres atılıp rahatlanmıyor mu yani? Cidden merakımdan soruyorum. Rahatlamak isteyen 4 duvar bir odada yogasını yaparak da rahatlayamaz mı istese?
0
inancsiz deve
(28.06.20)
Kesinlikle aynı fikirdeyim. Tatil yapanların çok büyük bir kısmı borçlar ve gidilen saçma sapan yerlerden dolayı daha büyük strese giriyor diye de iddiaya girebilirim. İnsanların çoğu kötü hayatlar yaşıyorlar ve kötü ve pahalı bir tatili de bu kötü hayattan kaçış olarak görüyorlar. Halbuki kendi hayatlarını iyileştirmeye çaba harcasalar sağda solda rezil olmalarına gerek kalmayacak.
0
roket adam
(28.06.20)
Rahatlamak için deniz kum güneş şart değil ama yogayi alternatif olarak önermek aşırı saçma olmuş.
0
elorelia
(28.06.20)
Yav.. Otele falan gidip, denize girip, partileyip, keyif yapmanın muadili evde yoga yapmak mı dhshsd Yoga ne yahu..

Neyse, yani insanlar bi yerlere gidip eğlenmeyi ve bunu insanlara göstermeyi seviyor. Anlaması bu kadar zor değil. Ayrıca deniz, kum, güneş, parti kombinasyonu eğlenceli bir şey paran varsa. Ben de bu tayfaya olan nefreti anlamıyorum. Ben o grupta değilim normalde de ama yani bu tarz takılıp instayı story'ye boğan tiplere de ekstra bir uyuzluğum yok. Herkes farklı şeylerden keyif alıyor işte. Ego masturbasyonunu sanki biz başka şekilde yapmıyoruz. Herkes bunu elinde ne imkan varsa o şekilde yapar. Bunun için insanları hor görmeye gerek yok.
0
nundu
(28.06.20)
Tatil de tatil diye delirmiyorum ama dört duvar arasında da rahatlatmıyor. Evim bu konfora sahip değil.

Tatil değil de ailemin yanına geldim 3 günlüğüne, o bile deşarj etti biraz.

Milletteki sanırım biraz mecbur hissetme durumu. Etrafımdaki bir kaç arkadaşımı baz alıp kendimi onlara uydurmaya kalksam tatil yapmıyorum diye stres olurdum.
0
biseysorcaktim
(28.06.20)
Reklamlar, komşunun, arkadaşının yaptığıyla - benim ondan ne eksiğim var ? kafasında kendine pay çıkaran ve harcama yapan insanlar var.
Algıları temelde bilgisiz ve çoğunluğun tavrına, dediğine göre şekillenen insanlar bunlar.
Şimdi dikkat edilmesi gereken şeylerden biri bu bilgi yoğunluğu içerisinde dünyada neler ihtiyaç haline getirilmeye çalışılıyor bunu anlamaya başlamak lazım önce.
Bir ara okumuştum, tatilden dönenler üstünde yapılan araştırmaya göre tatilin etkisi en fazla (yanılmıyorsam) 3 gün kadar sürüyormuş. Ne de olsa geri dönüşte yine aynı ortam, yine aynı stresli iş ve yine aynı istenmeyen ve rahatsızlık veren iş arkadaşları buna etken olmalı.
Tabi insan içim ortam,yer değiştirmek,dinlenmek önemli ama bunu sadece deniz+kumsal+parmak arası terlik+ rezervasyon+ yaz mevsimi içinde düşünmemek lazım.
Sadece öğrenilmiş çaresizlik değil, dayatılmış ve benimsenmiş tatil alışkanlıklarımız da var.

yoga da hiç bir şekilde alternatif olamaz.
Bu arada üstteki toplamın arasına günlüğü 1000 liraya kiralanan şezlongta eklenebilir.
0
Erva
(28.06.20)
Garip bir durum yok bence. Her taraf beton, her taraf bina, nefes alacak alan birakmadilar. Insanlar sehirden kacis icin bahane ariyor hele yazin sehir hayati hic cekilmiyor
0
neverletyougodown
(28.06.20)
kabahat onlarda değil.iplerin ucunu o kadar salarlarsa olacağı buydu.çoğu yazlık yerde corona artışı devam ediyor.dün Akçay'da meşhur fırın ve komple bina karantinaya alınmış.
0
since1907
(28.06.20)
Valla ben deniz tatilini çok severim. Bursa'dayım. Mudanya ve Gemlik otobüsle bir saat her zaman gidemiyorum. Gitsem de oranın denizine girilmiyor. 365 günün 4 5 gününde deniz görüyorum o da çok bir şey değil. Gerçekten rahatlamış hissediyorum. Pekala benim deniz tatili sevdam diğer insanların doğa tatiline vs tekabül edebilir. İnsanların gezerek, denize girerek, doğa yürüyüşü yaparak rahatlaması çok normal.
0
black holes in the sky
(28.06.20)
turizmciler taş mı yesin. yabancı turist yok. hazırlandılar bekliyorlar bizimkileri.
0
prizmatik
(28.06.20)
Herkesin rahatlama, dinlenme sekli farkli. Deniz beni de cok rahatlatan bi sey mesela. Yorgunluk atma seklim. O yuzden deniz tatilini seviyorum. Kum ve gunes kismini hic sevmem ama guneslenip rahatlayan da var.

Ayrica tatildeki partilemeyle burda bi gece kulubune gitmek ayri seyler. Arti temiz hava faktoru var. Ciddi kafani dinlendiren bi sey hava.

Soyle yesillik, sakin bi yerde havuzlu villam olsa anca o zaman tatili es gecerdim ki unlulere bakinca o da yeterli degil demek ki.

Bi de yogayi meditasyon falan saniyorsun herhalde. Pilatesten daha zor bi sey efor olarak bakildiginda. Disaridan super kolay gorunuyor. Yani 5 yildizli tatil mi yoga studyosu mu himmm dusunmem lazim :))

Tick alamicam su son paragraf yuzunden ama soylemem lazimdi hehe
0
Kittie
(28.06.20)
28 yaşındayım, hayatımda tatili bırak denize bile gitmedim. Gideceğimi de pek sanmıyorum. Eksikliğini de hissetmedim, hissedeceğimi de sanmıyorum.
0
kaledekiyalnizlik
(28.06.20)
yazdığım cevap üzerine lokasyon soranlar olmuş.Akçay.
0
since1907
(28.06.20)
Millet her sene biseyler yapmaya alisik. Tum sene boyunca bu yapacagi tatilin hayalini kurup, para biriktirenlerin sayisi az degil."

+1

ama bunun korona ile ilgisi yok. psikolojik bence. yoga ile rahatlayamaz herkesin zevki farklı. hobilerin farklı olması gibi. sosyal medyanın da etkisi var.

şahsen ben de tatilim de 4 duvar arasında durmak istemem. zaten sürekli evdeyim. hafta sonu yap yoganı rahatla zaten.
tatilde ortam değiştirmek güzel bir şey. kimisi ultra her şey dahil otele gidiyor, kimi de deniz kenarında çadır atıyor. yazın olunca deniz kenarına ister istemez rağbet artıyor. bu nedenle deniz odaklı görüyoruz. yazın ürgüp'e gitmek çok cazip olmasa gerek ya da güneydoğuya. bir de karadeniz var tabi ama oraları pek bilemiyorum.

ortam değiştirme imkanım varken niye yoga ile yetineyim ? deniz kenarında bira içince mutlu oluyorum.

yazacak daha çok şey varda. toparlayamadım şuan. mesala insanlara bir motivasyon kaynağı da olabiliyor bazen. gelecek ay tatile gideceğim vs diye hayal kurması keyifli olabiliyor.

benim en çok gıcık olduğum nokta 'ay tatilsiz öliciiz' diye çığıran beyaz yaka.
yoksa herkes nasıl mutlu ise onu yapsın. kimi de kalabalığa karışmak istiyor, kimi sakinlik istiyor.
0
fezagezgini
(28.06.20)
Hayir, 4 duvar arasinda yoga yaparak rahatlanmiyor. Rahatlansaydi kimse tatile para vermezdi zaten.
Siz evde sikilmiyor olabilirsiniz ama herkes oyle degil, insanlar degisik hava almak istiyor. Sana bos is gelebilir de herkes ayni degil ki be kardesim.
0
stavro
(28.06.20)
valla dalga sesini özledim. imkanım olsa ben de giderdim sanırım.

tik alamıcam tabii yogayı övmediğim için :)
0
ahm1
(28.06.20)
Evde yoga ile olmaz o iş normal zamanda. Salgın nedeniyle ben tatile gitmek istemiyorum, gitsem çadır kurmak olabilir ama uzaklara kalabalık olmayan yerlere. Millet çıldırmış gibi tatil yörelerini doldurdu ona bende anlam veremiyorum bu dönem için.
0
Topalordek
(28.06.20)
32 yaşındayım hayatımda tatile gitmedim desem yalan olmaz. aile ziyareti ya da tek günlük piknikler hariç. her şey kafada bitiyor. bana bedava bodrum tatili verseler şu an gitmem.

ama güneş sağlık için şart.
0
ya ben lan neyse
(28.06.20)
insanlar 11 ay tatil yapmak için çalışıyor.
0
duyurukullanıcısı
(28.06.20)
(12)

Ne durumdasınız, önlemleri biraz gevşettiniz mi? / Pandemi hk

KUCO
İnsanlarla bir araya geliyor musunuz artık? Eve akraba eş dost geliyor mu? İnsanlarla bi şekilde temasınız normale yakınsadı mı?
İnsanlarla bir araya geliyor musunuz artık? Eve akraba eş dost geliyor mu? İnsanlarla bi şekilde temasınız normale yakınsadı mı?
0
KUCO
(27.06.20)
Eve kimse gelmiyor, ben de kimsenin evine gitmiyorum. Sadece açık havada buluşuyorum insanlarla. Market dışında kapalı alana girmiyorum. Sık el yıkama, dışarıdayken elleri dezenfekte etme gibi şeylere eskisi gibi devam ediyorum.
0
fotrsapka
(27.06.20)
kesinlikle hayir. herhangi bir degisiklik yok genel olarak.
0
hot potato
(27.06.20)
marketten aldığım eşyaları bekletirdim 24 saat, sadece onda gevşeme var. 1 saat sonra kullanmaya başlıyorum.
0
xrated
(27.06.20)
Normale cok yakinim. Saldim artik. Maskemi takiyorum her yere gidiyorum.
0
matilda
(27.06.20)
arkadaşlarla bir araya geliyoruz.
dışarıda yemek yiyorum. açık alan arıyoruz tabi.
maske hariç büyük oranda normale döndüm.
0
antikadimag
(27.06.20)
Yakin cevremle görüşmeye başladım. Kapalı ortamlara girmiyorum ama açık havalarda yemek yiyorum.
0
pass
(27.06.20)
maske mesafe uyarak normale döndüm.
0
hayaletimsi
(27.06.20)
Hiç ara vermemiştim ki. Artık dışarıda falan da buluşabiliyoruz güzel oldu.
0
catch the arrow
(27.06.20)
Maske + mesafe devam.
0
black holes in the sky
(27.06.20)
maskemi takıyor ve sosyal mesafe kurallarına uyuyorum ama bunu da sadece diğer insanlar için yapıyorum. şu noktadan sonra bana bulaşmış beni öldürmüş gerçekten umrumda değil, bıktım. tamam yaşamak güzel falan ama bu kadarı fazla geliyor bana kardeşim robot gibi yaşayacaksak gereği yok öldürüyosa öldürsün napiyim yani yeter, kendi adıma saldım tamamen umrumda değil. tek derdim ben hastaysam başkasına bulaştırmayayım, gerisini umursamıyorum.
0
der meister
(27.06.20)
Okul olmadığı için normal hayatıma pek dönemiyorum ama elimde olsa dönerim. Maskeyi de zorunluluktan takıyorum.
0
owaki
(27.06.20)
Decathlondan 2 sandalye bir masa aldım, park bahçe'de takılıyoruz. Birşey yiyeceksek paket yaptırıp yine bahçede vs. yemeye çalışıyoruz. Maske ve açık havaya devam. Umarım kış gelene kadar biter. Yazın iyi de, soğukta ne yaparız bilmem.
0
tss
(28.06.20)
(2)

Sınav giriş belgeleri toplanıyor mu ?

şapşiko
Bu günkü sınavda, Sınavdan çıkışta toplanıyor mu giris belgeleri ? Toplandı mi yoksa öğrencilerde mi kaldı ?
Bu günkü sınavda, Sınavdan çıkışta toplanıyor mu giris belgeleri ? Toplandı mi yoksa öğrencilerde mi kaldı ?
0
şapşiko
(27.06.20)
Topladılar.
0
black holes in the sky
(27.06.20)
Üstteki dayı+1
0
Unde bach canim
(28.06.20)
(6)

İkinci el laptop alınır mı şu modele bi bakıverin.

kiriko
Oyun bilgisayarı almayı düşünüyorum aşağda fotoğrafta özellikleri yazıyor.Oyun bilgisayarı düşünüyorum güncel tğm oyunları iyi derecede oynatır mı?
Oyun bilgisayarı almayı düşünüyorum aşağda fotoğrafta özellikleri yazıyor.Oyun bilgisayarı düşünüyorum güncel tğm oyunları iyi derecede oynatır mı?
0
kiriko
(26.06.20)
Oynatmasına oynatır da oynatır da öyle ahım şahım bir performans beklemeyin. Çünkü o ekran kartı çok eskidi. Medium veya low ayarlarda ancak oynarsınız. Bir de ayıptır sorması kaç para vereceksiniz?
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(26.06.20)
5 senelik ekran kartı, sanmıyorum. eksisozluk.com şuraya bakabilirsiniz.
0
black holes in the sky
(26.06.20)
ekran çözünürlüğü düşük, bu sebeple oynatabilir. Mediumda veya bazen lowda oynaman gerekebilir yeni oyunları.

1080p ekranlı gtx850m ekran kartlı Asus'ta Gta5 falan oynamıştım. 25 kare alıyordum ortalama (çeşitli ayarlarla) Bunun ekran kartı bi tık üst, ekran çözünürlüğü düşük o yüzden daha iyi. (ama normal kullanımda o çözünürlük düşük be bence :/ )
0
nhk ni youkosu
(26.06.20)
ilanla alakam yok, daha önce ikinci el duyurularına da yapıştırmıştım. satılmıyor bir süredir. ekran kartı bir üst seviye, ssd var, ekran çözünürlüğü daha iyi.

www.sahibinden.com
0
fezagezgini
(26.06.20)
www.hepsiburada.com
Bu ürünle karşılaştırırsak hangisi daha iyi
0
🌸kiriko
(26.06.20)
950m e o para çok fazla aşırı hemde.4000 tl ye sıfır iyi bişey bulamazsın boşa para gider.2 el yokla en az 970m li bişey için
0
othervoices
(26.06.20)
(8)

EkşiSözlük çorbasını nasıl kaynatacak, SSG Microsofta geri döner mi

esref
20 liraya entri giriliyor. Daha bugün Tarihin Arka Odasının tekrar başladığını bir başlıkla ve entriyle duyurmuşlar. Format çerçevesinde.Bugünki Algida dondurmasının başlığı da reklam muhtemelen. Bu örnekler son bir saatten. Gerisini siz biliyorsunuz.50 senedir Adblock, NoScript kullanıyorum. Reklam
20 liraya entri giriliyor. Daha bugün Tarihin Arka Odasının tekrar başladığını bir başlıkla ve entriyle duyurmuşlar. Format çerçevesinde.
Bugünki Algida dondurmasının başlığı da reklam muhtemelen. Bu örnekler son bir saatten. Gerisini siz biliyorsunuz.

50 senedir Adblock, NoScript kullanıyorum. Reklam var mı, nedir reklam bilmiyorum. SSG nin siteden kazandığı para, maykrosofttan kazandığını geçtikten 1 sene sonra ülkeye döndü. Gül gibi işini bıraktı. Ne katacaklar bunlar çorbaya bu saatten sonra? yapıkredi kulesinde bi ofis kirası dünya para.
0
esref
(26.06.20)
Ekşi sözlüğün ölüsü ssg dahil herkesi beslemeye yeter.

Ben de reklamlara ayar olduğum için adblock plus kullanıyordum, saçmalayınca ublock origin kullanıyorum. Ayrıca trackerlar için ghostery de kullanıyorum. Olay butonu ve bir kaç buton sinirimi bozduğu için onları da engelledim, ekşi şeyler, pena, kanallar engelli. Çok sade ve temiz bir ekşi sözlük arayüzü görüyorum.

Sözlüğün alternatif reklam kanallarını kabul etmesi gayet normal, paralı entry'de girer, giriş yapmayanlara reklamlı temaya sahip sözlüğü de gösterir, açıldığında istediği reklam kokan başlıkları da gösterir.

Bunlar beni rahatsız etmiyor en fazla iki cümle okur ilgimi çekmiyorsa başka başlığa tıklarım, Allah daha çok versin. Yeter ki bu trolleri temizlemek için son aldıkları kararları uygulasınlar, katı bir yönetim anlayışına gidip huzur bozan paralı kalemleri uçursunlar.
0
kimlanbu
(26.06.20)
ssg amerika'da sözlüğün ceoluğunu bıraktı zaten. hissesini devretmemiştir gerçi, para geliyodur. Ekşi şu an trde 13. sırada. Ne kadar adblock kullanılsa kullanılsın baya kazanıyodur.

Gül gibi iş dediğin birilerinin altında çalışmak. Adam koskoca ekşi sahibi, ben de olsam ben de bırakırdım. Şu an yatarak para kazanır gayet.
0
jelly bear
(26.06.20)
adam eksi sozluk gibi bir site yaratmis. microsoft'ta siradan bir pozisyonda calismak ssg icin bir basari degil ki. zaten 1 sene falan calismisti sanirim.
0
baldur2
(26.06.20)
5 sene önce günlük giydirme ücreti 15000 liradan başlıyor diye duymuştum, yani şu anda tuttur reklamı için günlük 30 binden aşağı kazandığını zannetmiyorum, dedikleri gibi ölüsü hepsini doyurur, yine de bir yerde kalite ile ilgili bir çözüme gitmeye çalışacaklarını düşünüyorum, kalitesiz yazarların yazılarının geriye itilmesi gibi ama bunu nasıl yapabilirler muallak, çünkü karma sistemi çok kolay suistimal edilebilir gibi.
0
atom karincanin torunu
(26.06.20)
Adamın 2 senelik geliri ömür boyu yeter. Millet 2.500 maaşla hayatta kalıyor bu ülkede
0
kickboxer
(26.06.20)
20 liraya nasıl yazdırılıyor bu entry’ler
0
pass
(26.06.20)
1) ekşi parayı trafik yani reklamdan kazanıyor. minimum masrafla türkiyenin en çok kazandıran sitelerinden biri.
2) kimse altın yumurtlayan tavuğunu başkasına emanet etmez. ssg hukuki yaptırımlardan korktuğu için amerikaya kaçtı. parde arkasından sözlüğün yönetim politikasını yönlendiriyor.
0
prizmatik
(26.06.20)
bugün biz bırakırız yarın başkası gelir. onay bekleyen binlerce çaylak var. sözlüğe küsüp yazmayı bırakanların durumu tavşan dağa küsmüş hesabı. maç başlıklarına binlerce entry giriliyor 2-3 senedir. her ekşi eskisi gibi değil dendiğinde ekşi daha fazla kazanıyor. ekşi şeyler, pena bunlar da sisteme ayak uydurmak için yaptıkları ve yine para kazandıkları yerler. ekşi şeyler zaten hali hazırda yazarların entrylerinin daha herkese hitap eder hali. (görsel, editör düzenlemesi vs.) pena'da da fena videolar yok değil.
0
black holes in the sky
(26.06.20)
(4)

Koku alamama/covid

karmaşık
Merhaba. Soğuk algınlığı geçirdim ateş, öksürük olmadı fazla. Biraz boğaz ağrısı ve burun akıntısı sadece. Son 5 gündür koku alamıyorum. Bugün test yapıldı sonuç bekliyorum. Benzerini yaşayan ya da çevresinde biri yaşamış olan var mı? Çok endişelendiriyor beni artık hiç koku alamayacak mıyım diye...
Merhaba. Soğuk algınlığı geçirdim ateş, öksürük olmadı fazla. Biraz boğaz ağrısı ve burun akıntısı sadece. Son 5 gündür koku alamıyorum. Bugün test yapıldı sonuç bekliyorum. Benzerini yaşayan ya da çevresinde biri yaşamış olan var mı? Çok endişelendiriyor beni artık hiç koku alamayacak mıyım diye...
0
karmaşık
(25.06.20)
Koku alamama semptomlardan biri ama hastalığı atlatmış kişilerin anlattıklarını okuduğumda tat ve koku alma duyularının geldiğini söylüyorlardı. Çok geçmiş olsun, endişe edip strese sokmayın bence kendinizi.
0
black holes in the sky
(26.06.20)
bir arkadas covid gecirdi, 1 hafta kadar cok keskin kokulari bile alamadigini soylemisti..su anda normale donmus vaziyette sikinti yok.
0
cooperr
(26.06.20)
Teyzem sadece koku ve tat almama semptomlariyla gecirdi; 2-3 hafta hiç bir tat ve koku alamadı ama sonra yavaş yavaş düzeldi. Şimdi komple normale döndü. Bildiğim kadarıyla şu an için 'kalıcı koku kaybına neden oluyor' diye bir çalışma da yok. Bu yüzden endiselenip, strese vücudunuzu daha çok yormayın.
0
fraise
(26.06.20)
Ben geçirdim, koku tat 9 gün sonra geri geldi. Geçmiş olsun

www.eksiduyuru.com
0
kanlakarisikyagmur
(26.06.20)
(24)

Çevrenizde evli ve mutlu çiftler var mı?

GoodMorningTeacher
Son yıllarda çevremde çok fazla boşanan, sürekli kavga eden, birbirinden şikayet eden çift var. Bu çiftlerin yaşları 27-35 arasında. Kimisinin evliliği daha beş seneyi dahi doldurmamış. Ama aralarındaki iletişim korkunç bir hale gelmiş. Eğitim ve kariyer açısından ülke geneline göre çok iyi seviyede
Son yıllarda çevremde çok fazla boşanan, sürekli kavga eden, birbirinden şikayet eden çift var. Bu çiftlerin yaşları 27-35 arasında. Kimisinin evliliği daha beş seneyi dahi doldurmamış. Ama aralarındaki iletişim korkunç bir hale gelmiş. Eğitim ve kariyer açısından ülke geneline göre çok iyi seviyedeler. Çoğunun arasında kültür farkı da yok. Hele çocukları henüz 4 yaşına bile gelmemiş çiftlerin kavgaları daha korkunç oluyor.

Artık evli ve mutlu çift sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor gibi. Bu insanlar kavga etmek, boşanmak için evlenmiyor ama bu hale gelmeleri dramatik değil mi? Çok üzücü.
0
GoodMorningTeacher
(25.06.20)
Çevrenkelier belki farklıdır ama ben bunu "6,ay içinde tanışıp evlenmeye" bağlıyorum.

6 ay tabi lafın gelişi. Bir insanı tanımak için hem yıllar geçmesi gerekiyor hem de birçok durumu birlikte yaşamış olmak gerekiyor.

Ama çoğu kişi, kısa bir sevgililik döneminden sonra evleniyor. Çünkü sanıyorlar evlilikte sevgililik gibi neşeli bir oyun. Her günleri öyle geçecek sanıyorlar. Sonra da gerçekle çat çat yüzlerine vurmaya başlayınca her iki taraf da afallıyor, çirkibleşebiliyor vsvs.
0
sorularimicinfeykhesap
(25.06.20)
ben hic gormedim acikcasi.

bir hizla evlenip mutsuz oluyorlar. bosanan cok var. 22-30 yas arasi cok.
0
baldan kaymak
(25.06.20)
Evli insani tanimasam bile genel ifadesinden anliyorum artik. Mutsuz, bezgin bi ifade.
0
msb
(25.06.20)
çevremde mutlu olan var.
genç olan, söylediğiniz yaş aralığında bir tane.
ileri yaşlarda daha fazla çift var mutlu olan.

mutsuz olanların durumu dramatik değil, çünkü zaten beklenen bir şey bu.
perşembenin gelişi çarşambadan belli oluyor genelde.
sorun evlilikte değil, insanların yaklaşımında.
0
blatta hiberna
(26.06.20)
Yok. Bir tane bile yok. 30 yıllık evlisinde de aynı bıkkınlık 5 senelik evli olanda da.
0
black holes in the sky
(26.06.20)
30 yaş altı evet mutsuz ve paylaşım cok az
Ama 30/35 civarı evliler daha iyi ya da stabil gibi.
0
chemnil
(26.06.20)
Hiç yok. Seks hayatları berbat.
0
kickboxer
(26.06.20)
Benim çevremde de durum kötü. Mutlu evlilikler az. Herkes hemen tanışıp evlenme derdinde. Bir yarış var da bizim haberimiz yok galiba. En çok üzüldüğüm de arada kalan çocuklar. Daha kendileri büyümemiş insanlar biran önce çocuk sahibi olma peşinde. Çok yazık.
0
kostüm çok güzel prenses misiniz
(26.06.20)
Ben bu konuda şanslı azinliktanim galiba; arkadaşlarım, ailem içinde evliliğini güzel bir şekilde idare eden çok insan var. İç dünyalarını %100 bilemiyorum tabii, her evlilikte olduğu gibi ufak tefek sorunları oluyordur ama birbirleriyle iletişimi olan, mutlu çiftler genelde yakinimdakiler. Bunu empati yeteneğine bağlıyorum ben. Empati, sevgi ve saygı bir ilişkide ne kadar fazlaysa o ilişki o kadar güzel şekilde ilerliyor. Çocuk konusunda da mesela; hiç çocuk düşünmeyen ve korkan ben bu çiftler sayesinde yavaş yavaş daha sıcak bakmaya başladım.

Ha hiç mi boşanan yok? 2 dayım birer yıl arayla boşandı; biri 30 yıllık evliydi, diğerı 4 yıllık. Ama sırf bu ikisine bakarak tüm çevremde evlilikler çok sorunlu diyemem.
0
fraise
(26.06.20)
Evlilik bir mutlu olma aracı değil ki zaten ? De facto olarak evliliği neden mutlulukla bir yazarlar anlamam.

Evlilik bir insanla aynı evi paylaşmanın maddi ve manevi olarak ibraz edilmesinden öte bir şey değil.
0
Avoiding The Puddle
(26.06.20)
en son evli bir arkadaşa sorduğumda %60 pişmanım demişti. %40 mutluluk da çocuk içinmiş.
0
tabudeviren
(26.06.20)
Benim çevremde mutsuz olan az ama çevremdeki evli erkeklerin yarıya yakını abaza. Kalan yarısının da bir kısmı aşırı görgüsüz. Hanımlarını tanımıyorum bu adamları nasıl çekiyorlar bilmiyorum belki onlarda öyledir. Çoğunluğu evliliklerinden memnun. Gelip evlenme diye kafa utuleyene boşan o zaman diyorum ağlamaya başlıyor.
0
Topalordek
(26.06.20)
bir hızla evlenip mutsuz olanlar konusunda herkes yazmış zaten ve fakat üniversitenin ilk yıllarından itibaren beraber olup, yedi sene sonunda evlenip bir sene sonra boşanan da var. zor işler.
0
ismim ibrahim
(26.06.20)
Ben varım.

Çünkü eşim en iyi arkadaşım, tek arkadaşım. Klişe bir tabir biliyorum ama ben zaten çok bir çevresi olmayan bir insanken, bir de başka bir şehre çalışmaya geldim. E tanıdık da kimse yok. Birbirimizden başka arkadaşımız da yok.

Bunu bozacak, huzur kaçıracak tek şey olarak çocuk yapmayı görüyoruz. O yüzden mesela çocuk yapmaya mesafeliyiz. Çünkü bahsettiğiniz gibi "evli ve mutsuz çiftler" genelde çocuklu çiftler oluyor. Çocuktan sonra bir yerde mecburi katlanmaya dönüyor olay.
0
akatreil
(26.06.20)
Valla ben memleketten çok uzak bir yerde yaşıyorum. Antalya'da çevremde bir sürü mutsuz çift var. Her gün kavga gürültü, tartışma. Antalya'da genel olarak herkes mutsuz gibi geldi bana
Fakat; yaşadığım yerde birçok mutlu çift var. Havasından mı suyundan mı bilemedim.
0
komando kani var bende
(26.06.20)
Bunlardan biri de benim. İki evlilik yaptım, biri 4 biri 3 yıl sürdü. Sanırım insanlar içinde büyüdüğü aile ortamını bekliyor, bulamayınca da hüsranla sonuçlanıyor. Bulmak da pek mümkün değil, jenarasyon farklı. Erkeklerde kabahat çoktur ama kadınların hiçbir şeye tahammülü yok. Maddi zorluk da buna dahil, kocalarının depresyona girmiş olmalarını bile ben bu dünyaya mutsuz olmaya gelmedim diye karşılayabiliyorlar. Entelektüel düzeyler hemen hemen aynı da olsa ev içinde farklılıklar batabiliyor bir süre sonra. Kadınlar ev işlerinde erkeklerin kendileri kadar becerikli olmalarını beklerken, erkekler ev işlerinin karı koca arasına girmesinden şikayetçi. Eşleri geçtim, aileler bile tahammülsüz, boşanırlar biter kafasındalar. Karı koca ikisinin de çalıştığı durumlarda yorgunluktan cinsel istek daha da azalıyor, ve bu mesafeleri arttırıyor. Bir taraf sürekli ilgi ve pohpohlanma beklerken diğer taraf yorulduğunda artık beni sevmiyorsunlar başlıyor. Tahammülsüzüz, en büyük problem bu. Ailenin kutsallığı da kalmamış üstelik. Biterse bitsine dönüyor iş. Bir şekilde olmuyor yani.
0
antihero
(26.06.20)
32 yaşındayım. izmir. Cevremde henüz mutlu bir evliliğe rastlamadım. Kendi annem babam/abimin evlilikleri ve arkadas cevrem dahil. Evliliğe olan yaklaşımım nihayete erdi sanırım. Evlenmeyeceğim.
0
tmm
(26.06.20)
ben bugüne kadar bir tane mutlu evlilik gördüm. bir gamer çiftti onlar da kafaları müthiş aynı çalışıyordu. başka da görmedim. geri kalanların hepsi sorunlu, hepsi problemli. tam olarak antihero'nun anlattıklarıyla dolu evlilikler.

evlenmeyin, gerek yok. saçma sapan bir kurum.
0
avianthem
(26.06.20)
Ben de çok kısa sürede tanışıp evlenen çiftlerde bunu görüyorum ya hemen boşanıyorlar yada ailelerinden eşinden felan mutsuzlugunu cok kolay dile getirebiliyorlar, ben ve eşim 3 yıldır evliyiz, üniversiteden beri beraberiz total 8 yıl, gayet arkadaş sevgili her şeyiz. Evlenince farklı bir insanlar karşılaşmadım, ve hiç konuşmasak bile gayet ne dediğimizi anlıyoruz. Bu işler sabır işi biraz da. Evlenmeden önce sevgiliyle mutlaka 2-3 tartışma yaşıcak kadar birlikte olunmalı. Tüm ortamlara girilmeli ve iki bireyde olgun olmalı çünkü bu iş sevgililinten öte biraz daha. Tartışma konusu ise şu şekilde ilk tartışmada cok muhim değil hemen biri alttan alır geçer ama 2-3 tartışmada artık insanın gerçek yüzünü görüyorsun o şekilde kabullenirsin veya etmezsin
0
esinikaybetmiscorap.
(26.06.20)
Var. Abim ve 3 kuzenim evli. Hepsi mutlu. Abimin 2 çocuğu var, bir kuzenin 1 tane çocuk. Hepsi mutlu, herkes mutlu.
0
put it in your appropriate place
(26.06.20)
Biz varız :)

Daha önce benzer konulara da yazmıştım. 15 senedir evliyiz , 1 gün bile eve ayaklarımız geri geri gitmedik , seve seve koşa koşa gittik hep. Huzur,güç bulduğumuz tek yer birbirimizin yanı oldu. Evlilik genel anlamda güzel bir şey mi ? Çevremde gördüklerimden çıkan sonuç asla değil. Bizim evliliğimiz güzel :)
0
synax
(26.06.20)
evde kardeşinizle nasıl tartışıyorsanız eşinizle de tartışıyosunuz arada. ama sıklığı ve şiddeti önemli. azcık tartışma çokça mutluluk var bizde.
0
xrated
(26.06.20)
benim 5-6 kişilik arkadaş grubumda herkes mutlu. ben nişanlıyım ne olacağını kestiremiyorum. evlilik çok zor bir şey. tahammülsüz, uzlaşmayı bilmeyen insanlar evlenirse ister çok sevsinler ister 10 sene çıkmış olsunlar o evlilikler yürümüyor. birçoğumuz da tahammülsüzüz aslında. kendimizi bu yönde geliştirirsek karşımızda da böyle olmayan biri olursa yürümemesi için ekstrem bir şey olmadıkça bir sebep yok bence. sevgi saygı onları saymaya gerek yok zaten.

sadece 1 çift bizde bir garip onları unutmuşum. 6 ay sonra uzak evlilik (atama memuriyet meselesi) olmasına rağmen boşanmaya falan kalktılar ki evlendikten sonra 1 kez görüştüler zaten. sorunları da şuydu: bunlar evlenmeden hiç bir ciddi konuyu konuşmamışlar. Resmen hayat görüşleri bile ayrı. Görünen köy olayı var mesela bunlarda da.
0
sanguine mcqaer
(26.06.20)
Kesinlikle sevgilimle 6 ay aynı evde yaşarım. Eğer hala herşey iyiyse ozmn evlenirim.

Şöyle diyim, gören herkesin hayran ötesi hayran olduğu, ben sormadan çevremin kendiliğinden sevgilin çok kaliteli çok düzgün çok harika biri deme gereği duyduğu über yakışıklı eski sevgilimden ayrıldım mesela. Hem de bitiren bendim. Aynı evde yaşamasam bilemezdim ama. Aşırı bencildi misal, aşırı tembeldi. Aşırı rahatına düşkündü. Hani herkes rahatına düşkündür hatta ben rahatıma düşkünlüğüm ile mehşur biriyim, ama sıkıya gelmem gerekiyorsa alasını yaparım. Ama o 7/24 rahatına düşkündü misal. Hatta son zaman, ya bundan çocuğum olursa ayvayı yedim diyecek bir duruma geldim. Ama dışarda gör ütüsüz kot bile giymez, gerekirse dışarı çıkmaz ama çıkacaksa jilet gibidir. Bir bakmışsın bütün haftasonu evde mahoş mahoş gezinen, sana kahrını çektiren adam kalkmış dışarı çıkacağı için ütüsünü yapıyor, şoka girersin. Harikadır yani dışarıdan. Bazen ben bile unutup diyorum, nasıl bıraktın mis gibi çocuğu diye, tabi bu düşünce 2sn sürüyor, sonra asıl olan karakteri aklıma geliyor of iyi ki bıraktın aferin kızım diyorum. Ev diyip geçmeyin öyle çok şey oluyor ki evde.

Kısacası yaşamadan bilinmiyor. Önce tadına varacaksın. Birkaç aşama kaydedilecek evde, sonra zamanla herkes artık kendi olduğunda hala herşey iyiyse tamam, hatta öylesini bulursan kaçırmayacaksın.

Eskiden insanlar seyahat edermiş ama artık tanıma yolu değil, seyahatler uzun süreli yol yapma serüvenleri.

Aynı evde yaşayacaksın. Budur.

Soruna cevap değil biliyorum ama böyle. Öyle 3 gün bende 4 gün kendi evinde de değil. G.t g.te yaşayacaksın arkadaşım aylarca aynı evli gibi. Ondan sonra o kişi ile evlenmeyi gözün yiyorsa, kesiyorsa canın istiyorsa evleneceksin.

Soruna kısa bir cevap verirsem çoğu ilişki dürüst değil çünkü. Konuaşamadıkları, ay bundan alınır mı diyecekleri insanlarla evleniyorlar. Sonra buraya gelip soru soruyorlar eşim bunu yaptı konuşsam mı ama nasıl diyeceğim alınır o öyle bu böyle olur. Eşimle bir konuyu konuşarak çözmek mümkün değil, konuşarak çözemiyoruz biz.... Ee napacaklar. İki seks yap halının altına süpür sorun gerçekten patlak verene kdr...

Ya da mesleği için evlen, evi arabası için evlen, güzelliği için evlen ee sonra??? Güzelliği ile sahip olduğu kibir, onun için harcadığı zaman ve para, bencilliği belki takındığı yapay davranışlar sana uyacak mı? Yada bütün haftasonu pes oynaması. Aslında onun boş hayatının içinde mutlu olmadığını fark ettiğinde ne olacak?

İnsanın değeri olacak değeri, değerleri.. Sonra benzer değerlere sahip biri ile olacak. Sevmeyi bilecek. Dürüst olacak. Sonra evleniyor mı çocuk mu yapıyor me bok yapıyorsa yapsın. Değer derken ah o egeli ben de egeliyim, aynı kafadayız değer yargılarımız aynı vs vs bundan bahsetmiyorum. Misal senin için film izlemek bir değerdir, öbürü için sürekli film izlemek anlamsızdır, belgesel izlemek ya da sıkıcı diye tabir edilen sanat filmleri izlemek bir değerdir. Misal senin için sağlıklı beslenmek bir değerdir, onun için bulduğu her dönerciye girmek. Yani aslında küçük değerlerin büyük puzzle ı oluşturduğu bir şeydir ilişki.

Ama biz hala ben onu değiştiririm kafası ile evlenelim, konuşamadığımız konuları içimize atalım, aman ne güzel ilişkim var şimdi kavga etmeyelim bundan diye gerçek fikirlerimizi söylemeyelim. Ama bu böyle gitmez ki, patlar işte bir yerde..

Dramatik mi bilmiyorum ama bir tiyatro oyununda sahneler ilerledikçe ortaya serilen çözümlenmeler gibi.
0
mobydick
(26.06.20)
(7)

Steam yaz indirimleri ne aldınız ? neler alınır ?

fezagezgini
Steam indirimlerinde gözünüze kestirdiğiniz bu fiyata kaçmaz dediğiniz ya da, hazır inmişken alınır dediğiniz hangi oyunlar vardır ? gaben reise biraz daha kazandıralımedit:aldıklarımfirewatchcloudpunkmonochroma (türkler yapmış limbo kafası)endzone a world apart (city build tarzı)https://store.steam
Steam indirimlerinde gözünüze kestirdiğiniz bu fiyata kaçmaz dediğiniz ya da, hazır inmişken alınır dediğiniz hangi oyunlar vardır ? gaben reise biraz daha kazandıralım

edit:

aldıklarım

firewatch

cloudpunk

monochroma (türkler yapmış limbo kafası)

endzone a world apart (city build tarzı)


store.steampowered.com near death, hayatta kalma/ bulmaca tarzı ufak ama lezzetli bir oyun. zamanında oynamıştım tavsiye ederim
0
fezagezgini
(25.06.20)
far cry 5 ve age of 2 definite almayı düşünüyorum. güzel tavsiyeleriniz varsa bende beklemedeyim.
0
belkider
(25.06.20)
almadım ama nba 2k20 fiyatı iyi gibi.
0
absel
(25.06.20)
gta iv, max payne, life is strange, euro truck simulator, shadows of war falan alıyorum ben.
0
black holes in the sky
(25.06.20)
Her sale arkadaşlarım der, yine kimsenin bilmediği saçma indieleri seçtin diye. Ama ne yapayım oynamak istediğim diğer oyunları ya çıktıklarında alıyorum, ya da game pass / origin access'e giriyorlar, sale bunlara kalıyor:

Yes, Your Grace
Telling Lies & Her Story Bundle
Includes 2 items: HER STORY, Telling Lies
BEAUTIFUL DESOLATION
Merchant of the Skies
The Complex
Knightin' + Groovin'
Includes 2 items: Knightin'+, Groovin' - Perfect Music For Some Knightin'
Muse Dash
Mortal Kombat 11: Aftermath
Balrum
PixelJunk Eden
0°N 0°W
RESIDENT EVIL 7 biohazard Gold Edition


bir kısmını aldım, bir kısmı sepette duruyor. daha yeni bir şeyler de bulurum; birazını çıkarırım almam vs.
0
aguen
(25.06.20)
Valla ben son günlere bırakacağım. Her gün keşif kuyruğundan düşürdüğüm 1 koleksiyon kartını ve de pazara koyduğum diğer kartları da sattıktan sonra biriken parayla alacağım. Önceki indirimlerde 3 kart düşüyordu, şimdi 1 karta indirmişler. Ah Gaben, yatacak yerin yok! Halbuki o satılan kartlardan onlar da komisyon kesiyor. Karınları tok, ondan tabi.

Bu arada şimdilik:
Vanquish- 15 TL
Murdered Soul Suspect - 8,90 TL
Rise of The Tomb Raider- 22,25 TL
Halo Wars Definitive Edition- 12,25 TL
Halo Spartan Bundle- 4 TL

almayı düşünüyorum ama Vanquish ve Tomb Raider dışındakiler değişebilir.

Almanızı önerdiklerimse

Dying Light Enhanced Edition- 29,70 TL
Tomb Raider- 6,99 TL ( En düşük 5 TL'ye inmişti)
Deus Ex Human Revolution- 4,49 TL
Deus Ex Mankind Divided- 11,24 ( Cyberpunk 2077'yi bekliyorsanız bu kafaya hazırlanmanın en iyi yolu bu iki oyundur)
Spec Ops The Line- 9,80 TL
Soma- 4,90 TL
Just Cause 2- 2,29 TL
Just Cause 3 XXL Edition- 7,82 TL
Hard Reset Redux- 3,10 TL
Sleeping Dogs Definitve Edition- 13,35 TL

Bu bahsettiklerimin hepsi de kütüphanemde mevcut.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(25.06.20)
celeron 300a
(26.06.20)
age of empires i & ii definitive ed. bundle ile limbo & inside bundle attım sepete ben de. şu duyuru biraz canlansın da başka öneriler de görelim :))
0
solitude ov the lonliest star
(27.06.20)
(11)

Tek başına akvaryum gezmeye gidilir mi?

eyeinthesky
arkadaşım olmadığı için sinemaya kafeye tek gitmeye baya alıştım, kazara yanımda arkadaşım falan olursa pek tat alamıyorum ama yalnız biri olduğum için konsere falan gidemiyorum. Florya akvaryuma gitmeyi çok istiyorum, yakın olduğum arkadaşım yok, erkek erkeğe gitmek biraz abes durur ve erkek erkeğe
arkadaşım olmadığı için sinemaya kafeye tek gitmeye baya alıştım, kazara yanımda arkadaşım falan olursa pek tat alamıyorum ama yalnız biri olduğum için konsere falan gidemiyorum. Florya akvaryuma gitmeyi çok istiyorum, yakın olduğum arkadaşım yok, erkek erkeğe gitmek biraz abes durur ve erkek erkeğe gitmek bence tek gitmekten daha iyi olmaz, o yüzden erkek tanıdıklarımı es geçtim, zaten sorsam da gelmezlerdi. Arada konuştuğum 2 kıza sordum onlar da geçiştiriyorlar.

tek başına gitmek zevk vermez gibi hayal ediyorum, sizce ne yapayım?
bazen tek gidilmeyecek yerlere tek gidince gitmesem evde oturup bira dizi yapsam daha iyiydi diye düşündüğüm oldu.
anne baba kardeş ile gezmeyi sevmiyorum kafam uyuşmuyor o opsiyon da yok.
0
eyeinthesky
(25.06.20)
Akvaryuma niye tek başına gidilmesin ki? Dışarıda yapılan aktivitelerin çoğu pekala bireysel de yapılabilir bence. Tek gidiyorum diye keyif almayacaksanız gitmenin manası yok ama. İyi eğlenceler.
0
black holes in the sky
(25.06.20)
ya mesela konsere tek gitmek zevk de vermez ve saçma durmaz mı?
sinemaya tek gitmek gibi değil ki
akvaryum gezmek de bi bakıma konser değil mi
0
🌸eyeinthesky
(25.06.20)
Biz ailecek gittik ankarada pişman oldum keşke tek gitseydim. Sabahtan akşama kadar gezerdim ben. Birileri olunca istediğine vakit ayıramıyorsun. Her aktiviteyi tek başıma yapabiliyorum konsere de gittim her şeyi yaptım. Bırakın milleti keyfinize bakın artık hayatı yaşayamıyorsunuz farkındasınız umarım.
0
bahoho
(25.06.20)
biz ailecek gittik ama tek gezende çoktu
0
sizofren06
(25.06.20)
Akvaryum?erkek erkeğe gitmek neden abes?
0
chemnil
(25.06.20)
kafeye tek gitmeyi sorun etmiyorsun da akvaryum nasil sorun oluyor? Akvaryum bir aktivite geziyorsun iste baskasina gerek yok. Kafede millet yan masada muhabbet edip kahkaha atiyor, sen etrafa melul melul bakmak yerine telefona gomulmek zorundasin kendimi o tarz bir kafede hissettim de ruhum sikildi simdi, ben de o tarz bir tipim iste. Restoranda tek yersin bak o baska. Illa tavsiye istiyorsan kafeye tek basina gitme, akvaryuma, sinemaya, muzeye, sergiye tek git.
Edit: ulan bizim ki de tavsiye ha, adama kafeyi yasakladik, bundan sonra gidemiyormus falan. Neyse kardes benim dusuncem bu: yalniz basina kafe, akvaryumdan daha beter, iskence bence
0
neverletyougodown
(25.06.20)
@never, aslında doğru yav
Ama sigara içtiğim zamanlar iyi gidiyordu
Zaten sinemaya gideceksem vakit geçirmek için oturuyorum genelde
0
🌸eyeinthesky
(25.06.20)
Erkek erkeğe niye gidilmesin ?

Konserle de hiç ilgisi yok

Gayet tek de gidilir.
0
fezagezgini
(25.06.20)
Ben sosyal aktivitelerin nerdeyse hiçbirini tek başıma yapmayı sevmiyorum. Bu yüzden yalnızsam sosyal aktivite yapmıyorum.
0
pass
(26.06.20)
Abi erkek erkeğe akvaryuma mı gidilir Allah aşkına? Oldu olacak sinemaya gidip, el ele film izleyin :)
0
rahibeler terasa
(26.06.20)
siz akvaryumu kızla gezmek için bir aktivite olarak mı düşünüyorsunuz ? ben balık, su altı yaşamı görmek olarak düşünüyorum.
0
fezagezgini
(26.06.20)
(11)

Kitap Önerisi Alabilir Miyim?

ofelia
Hayatımın zor bir dönemindeyim, ne alaka kitapla diyeceksiniz. Ben son zamanlarda roman değil hep kaynak kitaplar okuyorum özellikle psikoloji ile ilgili. Ama kafa gidikken o kitaplar da gitmiyor, sürünüyor elimde aylarca. Bana biraz içimi ısıtacak şeyler lazım bu dönemde, roman olması tercihim. Öyk
Hayatımın zor bir dönemindeyim, ne alaka kitapla diyeceksiniz. Ben son zamanlarda roman değil hep kaynak kitaplar okuyorum özellikle psikoloji ile ilgili. Ama kafa gidikken o kitaplar da gitmiyor, sürünüyor elimde aylarca. Bana biraz içimi ısıtacak şeyler lazım bu dönemde, roman olması tercihim. Öykü de olabilir. Dram olmasın, iyice içimi burkmasın, edebiliği güzel olsun. İç ısıtan kitap deyince mesela benim aklıma yıllar önce okuduğum Küçük Ağacın Eğitimi geliyor. Sonu falan kötü müydü hatırlamıyorum ama iyi hissettirmişti.

İşte bir el atsanız kitap kurtları olarak, birkaç roman alsam okurken biraz rahatlasam. Çok makbule geçer.

Şimdiden teşekkür ediyorum kıymetli vaktini ayıracak olanlara. Kendinize dikkat ediniz.
0
ofelia
(25.06.20)
freebird5406_2
(25.06.20)
Tabii ki ; çavdar tarlasında çocuklar.
0
deer hunter
(25.06.20)
Sait Faik okurum ben canım sıkkın olunca. Seçme Hikayeler kitabını öneririm daha yaşam dolu hikayeleri var o derlemede.
0
black holes in the sky
(25.06.20)
freebird: teşekkür ederim bakacağım mutlaka
deer hunter: okudum :)
black holes in the sky: sait faik ben de severim, çoğunu okudum ama sanırım bitirmediğim bir kaç öykü kitabı vardı bakayım onlara,

teşekkür ederim
0
🌸ofelia
(25.06.20)
Mülksüzler ve karanlığın sol eli en son okudugum ve begendim
0
chemnil
(25.06.20)
Siddharta- Hermann Hesse
0
principlei
(25.06.20)
Bitmeyecek öykü - Michael Ende
Kaplan Kaplan - Alfred Bester
Vakıf serisi - Asimov
0
zihua
(25.06.20)
İç ısıtan dediğiniz için şunları öneriyorum:
Gulyabani (Baya Süt Kardeşler'de sahnesi olan Gulyabani, okuması çok keyifli)
Ben Kirke +1 (Yunan mitolojisi seviyorsanız)
Bir Yerde (Jerzy Kosinski)
Kıyamet Gösterisi
Ötekiler Arasında
24 Saat Açık Kitapçının Sırrı

İç ısıtmaz ama çok şahanedir:
Vakıf +1
Kaplan Kaplan +1
Madde 22
0
kobuzchu kiz
(25.06.20)
Matilda-Roald Dahl
0
alfred
(25.06.20)
Ben Yuval Noah Harari'nin kitaplarini okumayi cok severim. Insanlik tarihi ve bugün gelinen noktayi farkedince nedense bir mutlu oluyorum.
0
chitosan
(25.06.20)
dostum biraz eğlenmek kitabinda çabuk akmasını istersen ki sanırım bahsettiginde bu, bence Alper Canigüz'ün romanlari, Murat Menteşin romanlarını elden geçirebilirsin.

Her iki yazarda absürd komedi tarzi gibi polisiyeler yazar ve eglencelidirler.

Daha edebi birşeyleri tercih etmek taraftarı isen eğer Şule Gürbüz, İhsan oktay anar tavsiye ederim ...

simdiden iyi okumalar
0
anarkokombi
(25.06.20)
(13)

'sayılı' filmler? diziler?

asisamus
'bir kadın bir erkek', 'bir aşk iki hayat', 'dört nikah bir cenaze' kalıbında içinde sayılar olan film-dizi-kitap isimleri neler var aklınıza gelen?*tercihen türk işleri arıyorum ama yabancı da olabilir.*yine tercihen 'sayı - kelime - sayı - kelime' kalıbı (yukarıdaki gibiler) öncelikli arayışım.
'bir kadın bir erkek', 'bir aşk iki hayat', 'dört nikah bir cenaze' kalıbında içinde sayılar olan film-dizi-kitap isimleri neler var aklınıza gelen?
*tercihen türk işleri arıyorum ama yabancı da olabilir.
*yine tercihen 'sayı - kelime - sayı - kelime' kalıbı (yukarıdaki gibiler) öncelikli arayışım.
0
asisamus
(23.06.20)
2 dil 1 bavul
40m2 almanya
0
allah yazdiysa bozsun
(23.06.20)
yerli:
7 numara
seksenler
doksanlar
pis yedili (daha çok iskambil kağıdı ama neyse)


yabancı:
50 first dates
500 days of summer
0
himmet dayi
(23.06.20)
101 Dalmaçyalı.
0
angelus
(23.06.20)
11'e 10 kala
0
nothing in my way
(23.06.20)
Nineteen Eighty-Four - www.imdb.com
Zero Dark Thirty - www.imdb.com
Nine 1/2 Weeks - www.imdb.com
The Fifth Element - www.imdb.com
The Sixth Sense - www.imdb.com
The Zero Theorem - www.imdb.com
The Thirteenth Floor - www.imdb.com
Se7en - www.imdb.com
Apollo 13 - www.imdb.com
300 - www.imdb.com
1917 - www.imdb.com
12 Years a Slave - www.imdb.com
the 100 - www.imdb.com
0
kill all hipsters
(23.06.20)
ucan spagetticanavari
(23.06.20)
Two Weeks Notice
4 Ay 3 Hafta 2 Gun
Dordumuze Bir Es
Yedinci Muhur

Kriterlere pek uymadi sanirim ama aklima ilk anda bunlar geldi.
0
(23.06.20)
adı sadece "İki" olan bi korku filmi var, türk yapımı.

beş kurşun iki adam-Yılmaz Güney

üç arkadaş- Hülya Koçyiğit-Kadir İnanır filmi

iki kadın-haluk Bilginer ve Zuhal olcay'ın oynadığı film
0
lovemyself
(23.06.20)
Bir Şeftali Bin Şeftali
Bin Muhteşem Güneş
Bir Kadının Yaşamından 24 Saat
Denizler Altında Yirmi Bin Fersah
Seksen Günde Dünya Turu
0
black holes in the sky
(23.06.20)
uc kardese bir gelin
bir cicek uc bocek
0
misterturist
(23.06.20)
6 days 7 nights
0
iwasbornonamountainside
(23.06.20)
Iki genc kiz _ hulya avsar
0
Kittie
(23.06.20)
Dört kişilik bahçe
Yedi kapılı kırk oda
Üç aynalı kırk oda
Kırk oda

Murathan Mungan
0
aksiyom
(24.06.20)
(5)

Gece boyu bir seyler dinleyerek uyuyan var mi

000000
Sizin de dinledikleriniz ruyanizi sekillendiriyor mu?
Sizin de dinledikleriniz ruyanizi sekillendiriyor mu?
0
000000
(22.06.20)
Kitap ya da podcast dinliyorum mutlaka uyurken. Rüyama hiç girmedi şu ana kadar.
0
peki madem
(22.06.20)
Nadiren Aphex Twin albümü açıp uyuyorum. Uyanana kadar çalmak yerine Spotify'ın zamanlayıcısı ile ayarladığım sürenin sonunda kapanıyor. Rüyama ya da uykuya etkisini ayrımsamadım. Uykuya dalış kısmı için yapıyorum bunu.
0
Etanglement
(22.06.20)
uzun zaman once podcast ve ingilizce sesli kitap acip uyumaya calistim. bir de kus ve nehir sesi gibi selerle de uyudum.

uyku kalitesi cok fazla dusuyor, olumsuz etkileniyor. ben de hemen biraktim.
0
Leonardo~Da~Vinci
(22.06.20)
hiç etkilemedi rüyalarımı şu ana dek.

bu gece tekrar deneyim bakalım belki o niyetle şekillenir.
şimdi siz deyince bir kurt düşmüş oldu, filizlenir bir kaç saate.
0
biseysorcaktim
(23.06.20)
Zamanlayıcıyı yarım saat ayarlayıp yatıyorum. Çoğu zaman yarım saat içinde uyuyamıyorum ama ikinciye döndüğünde uyumuş oluyorum. Bir etkisini görmedim. Bazen yatarken düşündüğüm şeyler rüyama giriyor, o kadar.
0
black holes in the sky
(23.06.20)
(11)

Insanlarin sizin yerinize dusunmeleri sizi sinirlendiriyor mu?

bollocks44
Dostlar selam, direkt aciklayayim sorumu. Bir arkadasinizdan x esyayi odunc rica ediyorsunuz. Cevap hayir. Hayir cevabi vermesinde hic sorun yok, uzayip kendi isinize geri donecek iken, surada su kadara var, satin al diye akil veriyor. Bu durum sizi irite eder mi?Sevgiler
Dostlar selam, direkt aciklayayim sorumu. Bir arkadasinizdan x esyayi odunc rica ediyorsunuz. Cevap hayir. Hayir cevabi vermesinde hic sorun yok, uzayip kendi isinize geri donecek iken, surada su kadara var, satin al diye akil veriyor. Bu durum sizi irite eder mi?

Sevgiler
0
bollocks44
(22.06.20)
etmez
0
nahtoderfahrung
(22.06.20)
böyle bir tane arkadaşım var sadece, bazen sinir edici bir boyuta ulaşmıyor değil. kendi düşüncesine göre senin de öyle düşüneceğine karar verip iş yapıyor mesela. örnek vereyim

ben x marka ürünü almayı düşündüm diye sohbet ederken söylüyorsun, o birkaç gün sonra "ya benim y marka benzer ürünü satan bir arkadaşım var, numaranı verdim seni arayacak" diyor.

ama sonra düşününce bunu tamamen bana iyilik olsun diye yaptığını görebiliyorum, sadece kötü bir huy.
0
aziz dostum jack
(22.06.20)
Sorundaki rahatsız edici değil. Bunu ben de yapıyorum. Hayır dediğimde karşı tarafla minik de olsa ortamda gergin bir hava oluşuyor ve yumuşatarak onu kırmak istiyorum. Aslında ''seni yarı yolda bırakmak istemiyorum, bak fikir de veriyorum, işini o şekilde halledebilirsin'' demek için bu, yoksa karşı tarafı çok da düşündüğüm için değil. Ama üstteki cevapta yazılan sinir edici, çıkar hizmetli emrivaki cümlesi o.
0
aramızda kalsın
(22.06.20)
dostlar, insanlarin hayir cevabi vermeleri, evet cevabini vermelerinden cok daha mutlu ediyor beni. cunku toplumda bir cok insan hayir demeyi bilmiyor, bununla alakali bir sorun yasamiyorum. kirgin, uzgun ya da sinirli hissetmiyorum. ama hayir cevabi sonrasinda benim (akil edemeyecegimi dusunerek mi bilmiyorum) fikir yurutmeleri cinlerimi tepeme cikartiyor.

ya ornek, kamp buzlugunu odunc alabilir miyim diyorum mesela, hayir ama migrosta var 100 lira diyor mesela. lan ben zaten nereden alabilecegimi biliyorum, sordugum soru bu degil. hayir abi veremem, kusura bakma dese hic sorun yok.
0
🌸bollocks44
(22.06.20)
Bilgi sahibi olmadan fikir olarak, ben senin olsaydım böyle böyle yapardım demelerine ayar olup, öfkeleniyorum fazlasıyla. Sanki benim aklıma gelmiyor, dedikleri.
0
put it in your appropriate place
(22.06.20)
İşime yararsa memnun olurum.
0
black holes in the sky
(22.06.20)
Sizin anlattığınız duruma zaten sinir olurum da başlıkla ilgili de söyleyeceklerim var.
Ablam beni benden çok düşünür. Bazen o bile sinir bozucu oluyor. Anlatayım; bir arkadaşımın anne-babasının kısa bir süre yardımcıya ihtiyaçları oldu. Aslında arkadaşımın düşüncesi "yardımcıları olsa bir süre ne iyi olur" şeklinde. Ufak bir kaza atlatmışlardı. Neyse bana söyleyince aklıma geldi, anne-babasının oturduğu şehirde ablamın da bir arkadaşı var. Yörenin yerlilerinden. Açtım ablama sordum "bir yardımcı arıyorlarmış, belki seninkiler biliyorlardır böyle birini" diye. 10 dakika sonra ablam aradı, tesadüh tam da o sitenin yakınlarında tanıdık bir temizlikçi kadının numarasını vermişler. Arasınlar hemen, ben de bileyim dedi. Çok teşekkür ettim, hemen arkadaşı arayıp söyledim. O da çok teşekkür etti. Neyse, ben konu kapandı sanıyorum. Bir 10 dk sonra ablam tekrar aradı "aramışlar mı, anlaşmışlar mı?" diye. Ben de arkadaşa söylediğimi, çok teşekkür ettiğini söyledim. "Ama hemen arasınlar, ben kadına gitme seni arayacaklar dedim" demez mi? Yahu 3 katman var işin içinde, sen kadına niye "gitme bir yere" diyorsun. Kaldı ki bana bu durumu böyle anlatmamışsın. İki dakikada bana verdi veriştirdi. Kalbi kırılmasın diye cevap da vermedim ama içime de oturdu. Sinirlendim mi, elbette.
0
SiyamkedisiZorro
(22.06.20)
Bazen sürekli bir şey ödünç isteyene karşı takınılıyor bu durum. Veriyor, veriyor, veriyor, sonra ya ben enayi miyim gidip alıyorum, ugraşyorum bu adam her seferinde benden bir şeyler istiyor diyor. Yani o seni düşünemedi sanıp söýlediği bir şey değil, ikiiz de aynı koşullardayız, ben kimseden istemeden kendi işimi hallettin, sen de git al, hallet iması. Yani düşünebileceğini biliyor ve buna raģmen onu kullandığını düşünüyor. Beni irite etmez, çunkü muhtemelen düşunmemiş olurum. Onun söylediği şeyi düşünebiliyorsan va zaten yapmıyorsan sanki bir sorun var. Almamak için başka bir nedenin varaa biliyorum şu yüzden istedim dersin biter. Ya da param yok şimdi alamıyorum o yüzden dersin. Yani duruu bildiğin halde yapmamaya devam etmenin nedenini söylersin. Bana kalırsa.
0
velvetmorning
(22.06.20)
akıl sormadan akıl veren herkes sinir eder beni.
bunun bir de yardım istemediğin halde yardım eden versiyonu vardır, ki o daha katlanılmaz.

bu küçük bir örnek gerçi ama temelde haddini aşmak, duracağı yeri bilmemek aslında.
konu sizin dediğiniz gibi kamp buzluğu falan değil daha büyük bir mesele olduğunda olaylar başka boyutlara ulaşabiliyor.
0
blatta hiberna
(22.06.20)
Sinir olurdum,olurum da
0
chemnil
(22.06.20)
Akil istemeden akil vermek tacizdir zaten, ufak capli
0
gunes123
(22.06.20)
(8)

2020 lgs sınavı

Filinta61
Şimdi arkadaşlar bir sorum var. Bilenlerden bilgi beklemekteyim. Benin cocugum lgs ye girdi ve tahmini 380 civarı bir puan ile çıkacak diyelim. Yüzde 10 lük dilimde olmadığı için anadoku lisesi seçemiyoruz. Geriye anadoku teknik, meslek, imam hatip puanlı okullar veya puansız yerel okullar kalıyor.
Şimdi arkadaşlar bir sorum var. Bilenlerden bilgi beklemekteyim.

Benin cocugum lgs ye girdi ve tahmini 380 civarı bir puan ile çıkacak diyelim. Yüzde 10 lük dilimde olmadığı için anadoku lisesi seçemiyoruz.

Geriye anadoku teknik, meslek, imam hatip puanlı okullar veya puansız yerel okullar kalıyor.

Puana uygun bir anadoku teknik okulundan sonra üniversite kazanılamiyor mu, yani bu adam artık ornek veriyorum avukat, veteriner, ya da türkçe öğretmeni olamıyor mu,

Bu sınav ile puansız okula yollamaktan ise anadoku teknik okullara göndermek bana daha mantıklı geliyor ama kafama yukarıdaki durum takıldı.
0
Filinta61
(21.06.20)
teknik okullardaki eğitim ve öğrenci kalitesi pek parlak olmadığından dolayı puansız ama daha düzgün bir okula yollamak daha mantıklı olabilir.
kuzenim öyle yaptı yani.
0
sutlu nescafe
(21.06.20)
Puansız okul daha düşük profil olmuyor mu,
anadolu teknikler yüzdelik dilime gore öğrenci alıyor yani daha kalifiye öğrenci oluyor mantığa gore
0
🌸Filinta61
(21.06.20)
İyi anadolu meslek liseleri de oluyor ve tabii ki oralardan mezun olup kazanması halinde istediği bölümü okuyabilir. Lisede okuduğu alanı seçmek zorunda değil. Gittiği okulun kalitesi ve programı yeterli değilse pektabii ekstra efor sarf etmek zorunda ama önüne ösym tarafından konmuş bir engel yok.
0
stronzo
(21.06.20)
puan kesintisi yok bildiğim kadarıyla ancak ana dersleri fazla görmüyorlar belki de teknik liselerde emin değilim. programlara iyi bakmak lazım
0
burya
(21.06.20)
şimdi üniversite sınavı iki basamaktan oluşuyor. ilkinde temel yeterlilik, ikincisinde alan sınavi oluyor.

meslek liselerinde bu alan derslerini ya anlatmiyorlar, ya da az anlatiyorlar. onun yerinde meslek derslerine agirlik veriyorlar. bu da universite sinavinda alan yeterliligi isteyen saydiginiz bolumleri kazanmayi zorlastiriyor. dezavantaj bu kısımda doğuyor. tabi bir de zorunlu staj falan olursa ogrenci hic alakasi olmayacagi seyle mesgul olmus oluyor.
0
ot var icersen bok var yersen
(21.06.20)
Meslek liseleri için arkadaşlar cevaplamış.

Güzel bir semtte oturuyorsanız çevredeki düz liseler de olabilir bence isimleri Anadolu lisesi olsa da şu an. Öğretmen kalitesine vs bakın. Meslek lisesinden iyidir bence staj derdi olmayacak.

İmam hatip liselerinde staj olmasa da Arapça, Kuran bir sürü alan dersi var. İlgisi olmayan çocuk çok sıkılır ve geçemez muhtemelen.

En kötü düz liseye verirsiniz, on ikinci sınıf oldu mu özel okul ya da açık liseye geçer.
0
black holes in the sky
(21.06.20)
atp seçimini çocuğun gerçekten o bölüme ilgisi ve ileride seçeceği mesleğe katkısı olur mu bundan emin olarak yapmalısınız. Meslek lisesi öğretmeni olarak atp öğrencilerim diğer amp öğrencilerinden başarılı olsa da bölüm derslerinin aşırı yoğun olmasından dolayı ve çok da ilgi duymadıkları bölümde okuduklarından dolayı inanılmaz zorlanıyor ve gelecekten umutsuzlar. Neden bu kadar bölüm dersi çekiyoruz ki ben elektrikçi olmayacağım ki havasındalar.

Mesela ingilizcesi lgs’de full olan ve seviyesi çok iyi olan öğrencim var. ingilizce öğretmeni olmak istiyor ama otomasyon bölümünde olması sebebiyle bir sürü derse katlanmak zorunda kalıyor. Sayısalı o kadar iyi değil ve üniversiteyi kazanma şansı rakipleri olan normal liselerdeki öğrenciler gibi yüksek değil. Önlüğü giyiyor ve atölyede ruhunu teslim ediyor her gün.

Çocuk ve siz gelecekten ne bekliyorsunuz? Eline bir an önce bir iş alsın, lise diploması bile yerine göre yeter, teknik bir bilgisi olsun düşüncesine sahipseniz, ATP uygundur. Ama üniversite sınavı için kültür derslerine odaklansın ve meslek dersleri almasına gerek yok diyorsanız ki ben de meslek liselerinin genelde çok ama çok kötü öğrencileri malesef aldığını ve çocugunuzun bundan etkileneceğini düşündüğüm için Puansız liselere gitmesini tavsiye ederim.
0
bugisme
(22.06.20)
yanlış anlaşılama olmasın tekrar üstünden geçeyim. üniversite sınavında meslek ve ya notmal lise mezunu öğrencinin teorik olarak şansları eşit. herhangi bir fark yok. meslek lisesinden mezun olup istediği bölümü seçebilir. Asıl sorun ders yükü ve üniversiteye hazırlık için meslek liselerinin hazırlayıcı misyonunun olmaması. Hatta ileri derece bir örnek olması adına, 11-12. sınıf öğrencilerim pek çok sayısal dersten üniversite sınavında sorumlu olmasına rağmen, bu derslerden bazılarını hiç görmediği bir müfredata sahipler. Örneğin kimya soruluyor ama dersi verilmiyor gibi...
0
bugisme
(22.06.20)
(2)

Kapaklardan çıkan hediye içecekler vb

zekicalik
Artık hiç görmüyorum kapaklardan çıkan hediyeler işte 3 kapak getirene hediye içecek gibi şeyler. Bunları en çok Coca Cola yapardı sürekli değişik hediyeler verirdi eskiden. Devlet tarafından şekerli içecek zararlı ürün diye yasak filan mı geldi rakının yanında promosyon yasağı gibi yoksa ekonomik n
Artık hiç görmüyorum kapaklardan çıkan hediyeler işte 3 kapak getirene hediye içecek gibi şeyler. Bunları en çok Coca Cola yapardı sürekli değişik hediyeler verirdi eskiden. Devlet tarafından şekerli içecek zararlı ürün diye yasak filan mı geldi rakının yanında promosyon yasağı gibi yoksa ekonomik nedenlerden mi?
0
zekicalik
(21.06.20)
artık internet hediye ediyorlar. zamana ayak uydurma olayı...
0
rose parks
(21.06.20)
Eskiden kavanoz, bardak falan da alırdık uzun süredir rastlamadım ben de. Oyunlarda çip veriyorlardı falan ya da rose parks'ın dediği gibi İnternet dağıtıyorlar şu an.
0
black holes in the sky
(21.06.20)
(26)

"oğlu" ile biten soyadlar hakkında ne düşünüyorsunuz?

fleur du mal
"oğlu" ile biten bir soyadım var ve patriyarkal (ataerkil) olduğunu düşündüğümden dolayı, bir kadın olarak kullanmak istemiyorum. sizce saçmalıyor muyum yoksa düşüncem makul mü?
"oğlu" ile biten bir soyadım var ve patriyarkal (ataerkil) olduğunu düşündüğümden dolayı, bir kadın olarak kullanmak istemiyorum. sizce saçmalıyor muyum yoksa düşüncem makul mü?
0
fleur du mal
(20.06.20)
saçmalıyorsun.
0
sutlu nescafe
(20.06.20)
Kayseri de çok sevilir. Herkes kızını, soyadı "oglu" ile biten birine vermek ister.
Bence hiç bir sıkıntı yok. Her şeye bu kadar anlam yüklemek de ne bileyim ...
0
etna
(20.06.20)
Elbette tercih senin ama bence de saçmalıyorsun.
0
sylr
(20.06.20)
Saçmalıyorsun +1
0
kisa
(20.06.20)
Bunlara fazla takılmamak lazım bence.
0
hayirsiz
(20.06.20)
saçmalamıyorsun, sorun burada soyun şimdiye kadar erkek üzerinden tanımlanması ve sürmesi, bunun da toplum düşünce yapısında bir izdüşümü var haliyle, boşuna değil, önceden böyle gelmiş fakat düşünceler değiştikçe bu da değişebilir, insanlar dilediği soyadını almak isteyebilir, memnun olmadıkları soyadlarını değiştirebilir

birileri bir şeylerden rahatsız oluyor tartışmaya açıyor zaman alsa da değişim böyle gerçekleşiyor
0
freebird5406_2
(20.06.20)
Tolkien +1
0
black holes in the sky
(20.06.20)
Oglu ile biten soyadları genellikle Karadenizliler'de goruluyor sanırım. Bir tur soy övünmesi var. Hiç hoslanmadigim bir sey.
0
pass
(20.06.20)
Birçoğu mafya
0
kickboxer
(20.06.20)
düşünceniz makul değil.
--

oğlu ile biten soyadılarının genelde kalabalık ve varlıklı aileler olduğunu düşünüyorum. bende öyle bir izlenim oluşturuyor.
0
biseysorcaktim
(20.06.20)
Mafyatik takılmaları ve zengin olmaları da Karadenizlilikten ve müteahhitlikten geliyor.

Vaktiyle Istanbul'a hazine arazisine gecekonduyu dikip gün gelince müteahhit oluyorsunuz.

Aileniz, köyünüzdeki komşunuz, akrabalarınız vs. devlette geniş şekilde kadrolaşınca otomatikman elinizdeki çekiçle her gördüğünüzü çivi sanıyorsunuz.
0
pass
(20.06.20)
The cat in the hat +1 demeye geldim. Turkiye'deki kadınların sorunlarına bakınca bu soylediginiz gerçekten aşırı ufak bir şey; sorun bile değil.
0
fraise
(20.06.20)
soyadı olayını saçma bulmuyorum. patrilineal olması saçma. bence matrilineal aile seçeneği olmalı. bir noktada kendime bir soyadı seçip bunu çocuklarıma kendim aktarabilmeliyim. iki insan evlendiğinde isteyen diğerinin soyadını alır ya da hiç almaz, tercihe bağlı. eşcinsel evlilikler konusu da var üstelik ülkemizde geçerli olmasa da. biraz karmaşık bir mevzu.

dedem karadenizli evet. daha çok orada görüldüğünü bilmiyordum. dedem ailesiyle ilişkisini kesmiş bir insan, ben de hiç karadeniz'e gitmedim. varlıklı değiller bildiğim kadarıyla.

* elbette ufak bir sorun bu. ufak olduğu için duyuru'da başlık açtım. en büyük derdim bu değil, merak etmeyin. ama tamamen çöpe atılacak bir mevzu olduğunu da düşünmüyorum.
0
🌸fleur du mal
(20.06.20)
Bi erkek olarak ben de cinsiyetçi buluyor ve pek hoşlanmıyorum.

Zaten cumhuriyet ilk kurulduğunda bildiğim kadarıyla xoğlu diye soyad almak yasaktı. Bu tarz ünvanlar toplumda adaletsizlik yaratır diye. Hatta bizim soyadımız karadenizde meşhur bir sülale, ama mesela bi kısmı oğlu ile bitmeyen ve kısaltılmiş haliyken, yasa değiştikten sonra tekrar eski halini alıp o şekilde kullanan bi kısım insan da var. Ben oğlu ile olmadığı için mutluyum mesela.

Soyad mantığı hadi bi şekilde lazım ama bunun da cinsiyetçi olmayan bi orta yolunun bulunması taraftarıyım. Kadınların evlenince zorunlu olarak erkeğin soyadını alması ve çocugun soyadını babasından alması da mantıksız geliyor.

Şahsen ben -oğlu ile biten soyadları ciniyetçilikten bağımsız da sevmiyorum. Gereksiz bir uzatma geliyor. Fonetik olarak da kötü

Ayrıca soruyu soran arkadaşın hayattaki tek derdi bu değildir muhtemelen ama başka dertleri var diye bunu kafaya takmamalı diye bi durum yok :)
0
nundu
(20.06.20)
benimkide oğlu diye bitiyor ama ben çok seviyorum
canım soyadım :)
0
en_birinci
(20.06.20)
Sacmaliyorsun.
0
exlibris
(20.06.20)
Saçma olan ne var bu kadar. İnsanlar kendi isimlerini değiştirebilir aynı dinimiz kısmında islam yazması gibi. Ben takmıyorum zaman geçtikçe umursamadım bunları ama hoş olmadığı bir gerçek.
0
anarsika
(20.06.20)
Ermeniler mi acaba diye düşünürüm.

Kömürciyan
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(20.06.20)
bu türkiye'ye özgü bir olay değil. diğer dillerde de var. mesela isveç'te ....son diye biter soyisimler.
rahatsız olup değiştirilecek bir durum yok bence. oğul, evlat, soy demek.
0
yetkili birine benzeyen abi
(20.06.20)
Sorununu dogru tespet edememissin bence. Baba tarafi gibi anne tarafin da -oglu ile biten bir soyadina sahip olsaydi ayni cozum onerisini sunacagindan supheliyim. Ya da -oglu ile bitmeyen fakat yine de kendini ait hissetmedigin bir soyadin olabilirdi. Demek ki sorun ataerkillik degil soyadini degistirememenmis. Ama aslinda degistirebilirsin. Fakat resmen degistiremiyorsun.
0
dunal
(20.06.20)
Ya mafyalar falan konu nerelere gitmiş.dünyanın her yerinde olan bir durum bu,bizdeki oluşumları genelde lakaplardan geliyor.bilmemne köyünden bilmemne oğulları gibi.soyadı kanununda gezen memurlar önce buna müsade etmemişler ama bizimki gibi örneklerde 3 büyükdede 3 farklı soyadı almış,bunların ikisi sonra bambaşka bir soyadında buluşmuş ,bir tanesi alın atınızı diyerek aile lakabını oğlu ekleyerek tescil ettirmiş.
Bunun olmadığı bir yöre yok,işin ilginci kadınlar bu soyadlarını daha fazla önemsiyorlar.bir tanıdığım hem kendi oğullu soyadını hemde aslında akrabaları olan başka oğullu soyadını kocasında dolayı ben hem oyum hem buyum şeklinde kullanıyor.kadınlarda güce tapma durumu sanki daha fazla gibi.zamanında her gün yüzlerce telefon aboneliği açmış birisi olarak genel izlenimim bu.birde çok komik örnekleri var rastladığım.haşlamaoğlu vardı çok gülmüştüm birde kıpkırmızı bir adamdı.
Balkanlarda,ruslarda falan aynı durum ov,ev şeklinde kadınlarda bu eke a ekleniyor ova,eva gibi.kuzeye çıktıkça son’lar gelmeye başlıyor,düşüncenize en yatkını izlanda da mevcut x in kızı şeklinde orada,ahmetdottir gibi,yine baba adı ama en azından babasının kızı şeklinde,Ben buna ilk kez rastladiğimda çok şaşırmıştım.
0
duptıs
(20.06.20)
sizi rahatlatacaksa eğer eski türkçede oğul, cinsiyet fark etmeksizin evlat demek.
bu tarz soyadlarının bende bıraktığı etki ise köklü,eski ve bazıları söyleniş olarak çok havalı geliyor kulağa. etrafta binlerce saçma sapan soyadı varken bence şükredin.
0
gadjodilo
(20.06.20)
Igrenc buluyorum. Allaha esimin soyadi boyle olmasin diye cok dua etmistim ve malesef basima geldi. Köyluluk alert :/
0
kenarortay
(20.06.20)
gerçekten şu insanların ne dertleri var.

İskoç dilinde de "Mc" oğlu anlamına geliyor ama hiçbir iskoç kadın "ay bu patriarşiyi çağrıştırıyor" diye bu son ismi kullanmamazlık etmiyor.
0
Avoiding The Puddle
(21.06.20)
-oğlu ile biten soyadları hep beğensem de hiç bu açıdan bakmamıştım ve sana hak verdim. Ayrıca @r evolution da ben de farklı bir bakış açısı oluşturdu. Teşekkür ediyorum öncelikle.

Çoğunluğun saçma bulması ise şaşırtmadı. Toplumsal cinsiyet algıları dillerimize de yansımış pek tabii. Doğru olmayan bir şeyin yaygın olması ve bize artık normal geliyor olması o şeyi masum yapmıyor bence. Belki -oğlu ile biten soyadların kimseye bir zararı dokunmayacaktır ama bazı şeyleri değiştirmek için de temelden başlamak şart.
0
ruhen hastayim ben
(21.06.20)
Saçma +1
0
basond
(21.06.20)
(23)

gök gürültüsü ve şimşekten korkuyor musunuz?

sorucu1
merhaba, sorum başlıkta. kaç yaşıma geldim hala çekiniyorum ya.
merhaba, sorum başlıkta. kaç yaşıma geldim hala çekiniyorum ya.
0
sorucu1
(20.06.20)
hayır ama bazen gök gürleyeceğini bildiğim halde irkildiğim oluyor.
0
sutlu nescafe
(20.06.20)
Bayılıyoruz biz evcek (kedi dahil). Bol şimşekli gök gürültülü havalarda camı perdeyi açıp pencerenin önüne diziliyoruz.
0
kobuzchu kiz
(20.06.20)
İstanbul'da, evdeyken seviyorum. disaridayken biraz rahatsız oluyorum.

köyde dağda yürüyüş/piknik yaparken hava kapanır ve gök gürlerse aklım çıkıyor. çıldırıyorum.
0
tabudeviren
(20.06.20)
çok hoşuma gidiyo.
0
spirit crusher
(20.06.20)
Küçükken korkmazdım. Neden bilmem 12-15 yaş aralığında çok korktum. Artık yalnız olsam dahi korkmuyorum.
0
black holes in the sky
(20.06.20)
ya nasıl korkmuyorsunuz bana da anlatın. bu korkumu yenemez miyim?
0
🌸sorucu1
(20.06.20)
tekirdağ'dayım, bugün sizin yaşadığınızı dün yaşadık. ilk şimşekte öyle irkilip kasıldım ki boynum tutuldu, hala düzelmedi.

eksisozluk.com
@cesario, erkeğim.
0
bruges
(20.06.20)
Korkmuyorum.

Yağmur, gök gürültüsü, şimşek, yıldırım gibi doğa olayları bana her zaman huzur vermiştir.
0
hayirsiz
(20.06.20)
Bana degisik bi guven duygusu veriyor...
0
msb
(20.06.20)
Yalnızsam korkuyorum biraz, bir yandan da seviyorum gibi
0
aquarium
(20.06.20)
korkmuyorum
0
paramolacak
(20.06.20)
korkmuyorum ve çok seviyorum.
gök gürültüsü ve şimşekli havalarda oturup izlerim bir süre.
0
attirmayin makedonun kafasini
(20.06.20)
ben korkmuyorum.

soyle dusun; neden korkalim ki? yagmur ve kar gibi normal bir doga olayi.

gecen ay mi ne, istanbul'da felaket sekilde gok gurlemisti defalarca. cami acip seyrettim, video cektim. cok guzel bence de. yalnizdim o zaman.

ha gecen gun evde 3 kisiydik, boslugums geldi birden bi simsek cakti irkildik hepimiz ama sonra gecti gitti alistik.
0
batlegolas
(20.06.20)
Aksine, aşşşşırı hoşuma gidiyor. Şöyle full ses gümmm diye bi gök gürleyince o kadar mutlu oluyorum ki. Açık ara en sevdiğim doğa olayı gök gürültüsü. Bayılıyorum yaa off hayal ettim şimdi mutlu oldum :)
0
nundu
(20.06.20)
ben çok seviyorum. yağmur ve gök gürültüsü tüm sesleri bastırır, doğanın renkleri dahil her şeyi temizler ve güzelleştirir. yağmurlu havada güven veren birisiyle çadırda kal, sen de seversin bence.
0
hasmetizm 2046
(20.06.20)
Gök gürültüsünün ürkütücü bir tarafı var ama bence ikisi de daha çok heyecan verici olaylar. Özellikle gece vakti şimşek çakması çok güzel.
0
alfred
(20.06.20)
korkmuyorum. şehirlere yıldırım düşmesi mümkün değil. neden korkayım
0
dafuq
(20.06.20)
korku degil bu. dogal bir tepki. vucut kendisinin tehlikede oldugunu dusunup irkiliyor. kendini korumak istiyor.

cekinmen gok gurlemesi kadar dogal bir sey.
0
Leonardo~Da~Vinci
(20.06.20)
evdeysem korkmam hoşuma gider. dışarıdaysam üstüme düşecek diye ödüm kopar :D
0
theseachange
(20.06.20)
@dafuq, nasıl mümkün değil abi? yıldıırım düşmesi olayı gerçekten beni benden alıyor. çocukluğumdan beri korkuyorum ben.
0
🌸sorucu1
(21.06.20)
korkunun sebebi yıldırım düşmesi ise yukarıda dediğim gibi şehirlerde mümkün değil. her yer paratoner ve paratoner görevi gören şeylerle dolu. köyde olsan anlarım da şehire yıldırım düşmez.
0
dafuq
(21.06.20)
@dafuq, hocam mesela mahalle aralarındaki her binada paratoner yok. çevresinde okul falan varsa oralarda var. paratoner varsa sorun yok mudur diyorsun?
0
🌸sorucu1
(21.06.20)
hayır, hatta mısırımızı alıp bekliyoruz, gök gürültüsünün ve şimşeğin bol görüldüğü bir yerde yaşıyorum, seviyorum ben.
0
buf-e kür
(21.06.20)
(3)

bir metin dosyasında en çok kullanılan kelimeleri bulmak

durbakalim
merhaba, diyelim ki altı sezonluk bir dizi var. bu diziyi ingilizce altyazıyla izlemek istiyorum ingilizcemi biraz geliştirebilmek için. sorum şu, bu dizinin altyazı dosyalarını bir kelime işlemcide toplasam, en çok kullanılan kelimeleri sırasıyla listeleyebilir miyim? bir formülü ya da kodu var mı
merhaba, diyelim ki altı sezonluk bir dizi var. bu diziyi ingilizce altyazıyla izlemek istiyorum ingilizcemi biraz geliştirebilmek için. sorum şu, bu dizinin altyazı dosyalarını bir kelime işlemcide toplasam, en çok kullanılan kelimeleri sırasıyla listeleyebilir miyim? bir formülü ya da kodu var mı bunu yapmanın?
0
durbakalim
(19.06.20)
python'da nltk ile yapılabilir.
0
ron dennis
(19.06.20)
wordcounter.net şöyle bir site var ama kopyala yapıştır yapacaksınız vs daha uzun iş.
0
black holes in the sky
(19.06.20)
rotten head
(08.07.20)
(3)

Laptop çantası önerileri

lapregunta
14 inçlik bir laptops sahibim. Piyasadaki ürünler fazla kaba ve büyük. İstediğim tarz bir ürün bulamadım bir türlü. Sizin önerebileceğiniz zarif ve bol bölmeli/gözlü bir ürün var mı?
14 inçlik bir laptops sahibim. Piyasadaki ürünler fazla kaba ve büyük. İstediğim tarz bir ürün bulamadım bir türlü. Sizin önerebileceğiniz zarif ve bol bölmeli/gözlü bir ürün var mı?
0
lapregunta
(19.06.20)
targusun 15.6 inç olanını kullanıyorum ben 14 için. gri-siyah-sarı renklere sahip. anca yetiyor çünkü şarj kablosu ve dosyalar falan derken çantaya atıyorum kazak bile sığmıyor.
0
ozdek
(19.06.20)
www.hepsiburada.com bu modeli kullanıyorum uzun yıllardır. memnunum.
0
black holes in the sky
(19.06.20)
4 sene kadar kullandıktan sonra geçen kasımda bu çantadan bir tane daha aldım. çok memnunum. Ancak stoklarda kalmamış gözüküyor.

www.hepsiburada.com

Alternatif olarak bu da iyi gözüküyor:
www.hepsiburada.com
0
faithless
(20.06.20)
(9)

zorunlu olmadan yapilan iyiligin miktari

in vino veritas
https://twitter.com/tolgaakpinar/status/1273528995062198272?s=19twitter'da, sozlukte linc etmisler kadini 10 euro da para mi hic birakmasaymis vs vs. diye. kadinin icinden gelmis oyle bir sey yapmis, yapmayabilirdi de kim ne diyebilirdi? bu durumda bile kadinin biraktigi para yuzunden linc edilmesin
twitter.com

twitter'da, sozlukte linc etmisler kadini 10 euro da para mi hic birakmasaymis vs vs. diye. kadinin icinden gelmis oyle bir sey yapmis, yapmayabilirdi de kim ne diyebilirdi? bu durumda bile kadinin biraktigi para yuzunden linc edilmesine anlam veremiyorum insanlar neden boyle? sizin fikriniz nedir? ozellikle lincci tayfanin gorus ve mantikli aciklamasini merak ediyorum.
0
in vino veritas
(18.06.20)
onların nefreti almancılara karşı olduğu için bir yerden vurmaya çalışıyorlar. malatyalı bir teyze 10 tl koysaydı kimse cimri demezdi. almancıları ben de sevmiyorum orası ayrı.
0
bohr atom modeli
(18.06.20)
Gönülden geçendir. Muhtemelen durumu çok da iyi değil. Ergen veya ergen zihinli kişilerin yorumları bence onlar.
0
Fusha
(18.06.20)
Linç kültürünün korkunç bir yere gittiğine güzel bir örnek. İnsanlar ne yapsa yaranamıyor artık kimseye. İsterse 5 euro bırakır isterse hiç bırakmaz. Her şeyi eleştiren tayfa bir rahat bıraksın artık insanları..
0
kostüm çok güzel prenses misiniz
(18.06.20)
Bunu linç edenler muhtemelen isyankar ergen tayfa. Hiçbir şeyi beğenmemeye yemin etmişler.
0
ruhen hastayim ben
(18.06.20)
En hastasi oldugum da bari 100 euro biraksaymis diyenler. 100 euroyu hayatlarinda gorduklerini sanmiyorum. 100 euroyla burada ekmek falan aliyoruz sanıyorlar heralde. Millet 1.5-2 haftalik mutfak alisverisi yapar tek kisi 100 euroya.
0
logisticsmanager
(18.06.20)
sözlükte de kimse dememiş, kadının durumu kötü olabilir ama muhtemelen kendi parasını bile kazanmıyor başkasının eline bakmak zorunda. para bırakmayıp sadece o notu bile bırakması çok anlamlı. kaldı ki bir öğrenci için 10 euro hiç de az değil, şu anki kurla 76 tl. paraya az demek ayıp bence. 10 lira bıraksaydı da az denmez. herkesin imkanı farklı.
0
curious mind
(18.06.20)
benim takıldığım 10 euro değil de almanya'da yaşayan bir türk'ün yazı yazmayı bilemiyor olması. hem cümle kuramıyor, hem de yazısı çirkin. bu insanlar en gelişmiş ülkelerden birinde refah içinde yüzerken biz burada o 10 euro için adam bıçaklayacak tiplerle birlikte yaşıyoruz.
0
attirmayin makedonun kafasini
(18.06.20)
Makedon hocam, takılmamak lazım. Almanya'ys gidip Almanca öğrenmeyen insan çok var. Ülkemizde de okuma yazma bilmeyen çok fazla insan var. Komşum emekli öğretmen ama karısı okuma yazma bilmiyor. Çok garip ama alışmak lazım artık. Maalesef.
0
Fusha
(18.06.20)
Saçma tabi ki. Bu ona devletin sağladığı bir imkan. Nitekim o kaldığı oda da, yatak da o öğrencinin şahsi malı değil, devletin sağladığı bir imkan yine. Öyle bir not bırakmak zorunda değilken bile harçlık bırakması gayet şık, içimizi ısıtan bir hareket. Ayrıca curious mind +1
0
black holes in the sky
(18.06.20)
(3)

Arkadaşlarla online video izleme şeysi

glutamin
Selamlar, malum arkadaşlardan uzak kaldık. Ortaya bir video açsak da toplanıp sesli görüntülü izlesek diyoruz bunun için hangi siteleri uygulamaları önerirsiniz mümkünse mobil erişimi olan? Discord, watch2gether, twoseven denendi başarısızlıkla sonuçlandı. Başka neler var böyle? Teşekkürler!
Selamlar, malum arkadaşlardan uzak kaldık. Ortaya bir video açsak da toplanıp sesli görüntülü izlesek diyoruz bunun için hangi siteleri uygulamaları önerirsiniz mümkünse mobil erişimi olan? Discord, watch2gether, twoseven denendi başarısızlıkla sonuçlandı. Başka neler var böyle? Teşekkürler!
0
glutamin
(18.06.20)
plug.dj vardı bir ara youtube videoları için ama bir dört senedir girmedim, son hali nedir ne değildir bilmem.
0
black holes in the sky
(18.06.20)
Zoom iş görür. Bir kişi ekranını yansıtıp videoyu açar.
0
lazor
(18.06.20)
guitarissimo
(18.06.20)
(5)

Karamsar filozofları yazarları neden okuyorsunuz?

eyeinthesky
Şoparhör, Niçe, Cesare Pavese, Albert Caraco vs.Depresiflik iyi bir şey değil ki, insanlar bunları neden okuyor?Tek bir hayatı depresifle geçirmek mantıklı mı?
Şoparhör, Niçe, Cesare Pavese, Albert Caraco vs.

Depresiflik iyi bir şey değil ki, insanlar bunları neden okuyor?
Tek bir hayatı depresifle geçirmek mantıklı mı?
0
eyeinthesky
(17.06.20)
Bunları okumak illaki onların felsefelerini, düşüncelerini benimseyeceğimiz anlamına gelmiyor. Okurum, kendimce çıkarımımı yaparım. Düşüncelerini değerli bulmam bile karamsar bir hayat sürmemi gerektirmiyor. Hayatında Nietzche okumayıp depresif, karamsar olan milyonlarca insan var sonuçta. Bu tarz şeyler sırf okumakla ilgili değil bence.
0
black holes in the sky
(17.06.20)
black holes in the sky'ı görüyor ve arttırıyorum.

depresif ya da karamsar diye tanımladığınız o düşünceler mantıksız olmak zorunda da değil.

çok karamsar ama bir o kadar da aklıma yatan dünya görüşleri var.

aynı zamanda çok karamsar, kendi içerisinde oldukça tutarlı ama benim benimsemediğim dünya görüşleri de var. bunları da okuyorum. bir görüşü okuyup öğrendiniz diye fanatiği olmak zorunda değilsiniz ki. belki dediği 100 şeyin 100'ünü değil 3'ünü benimseyip hayatımı daha da aydınlatacağım.
0
levpontryagin
(17.06.20)
Depresiflikte yalnız olmadığımızı hissetmek için :)
0
damba
(17.06.20)
karamsar filozof diye bir tabir -bence- olamaz. filozofun ödevi belirlediği hakikatleri tutarlı ve sistemli bir şekilde ortaya sermektir.

herhangi bir filozofa karamsar demek besleyemeyeceği yavrusunu yuvadan atan leyleğe kötü, kendinden olmayan yavruları yiyen aslana şerefsiz, anne karnında kardeşlerini yiyen yavru köpek balığına hain demekle eşdeğerdir.

pavese okumadım. caraco, schopenhauer ve nietzsche ile kıyaslandığında filozoftan ziyade daha çok denemeci olarak tanımlanabilir.
0
makbur
(17.06.20)
Schopenhauer ve pavese gibilerini okuyunca daha az yalnız hissediyorum kendimi. O yüzden okuyor olabilirim.

Ayrıca pavese sonunda intihar eden birine göre kesinlikle karamsar yazmıyor. Hatta kitaplarında dünyevi zevkleri çokça işliyor. Bir umut, iyiyi bekleme havası var onun kitaplarında.
0
stronzo
(17.06.20)
(1)

Bursa'da hem pideli hem iskender yiyebilecegimiz bir yer var mi?

balpolen
Sizin de memnun kaldiginiz. Baska tavsiyeleriniz varsa da acigiz, Bursa da sunu yapin, suraya gidin vs. dediginiz
Sizin de memnun kaldiginiz. Baska tavsiyeleriniz varsa da acigiz, Bursa da sunu yapin, suraya gidin vs. dediginiz
0
balpolen
(17.06.20)
Tophane'de Orhan ve Osman Gazi türbelerinin altındaki Bursa Kebapçısı'nda ikisi de var. Türbeleri ziyaret edebilirsiniz, türbelerin olduğu yerde Saat Kulesi ve Bursa manzarası var.
0
black holes in the sky
(17.06.20)
(11)

dün ve bugün arasinda ruh haliniz çok farklilasti mi?

buenosdias
benim çok farklilasti. acaba havadan, gezegenlerden falan mi diye size de sormak istedim
benim çok farklilasti. acaba havadan, gezegenlerden falan mi diye size de sormak istedim
0
buenosdias
(16.06.20)
Evet.
Bugün ilk defa yıllardır yaptığım planlara inancım bir anda sarsıldı. Hem de hiç doğru düzgün bir sebep yokken.
Ama gezegen mi hava mı bilemem. Kendi hıyarlığım olabilir.
0
quaker
(16.06.20)
sağlam depresyondayım 3 gündür
0
duyurukullanıcısı
(16.06.20)
hayır.
0
sutlu nescafe
(16.06.20)
zerre farklilasmadi.
0
krafan
(17.06.20)
Hayır. Her günüm birbirine bu kadar çok benzediği için ve değiştirme şansım pek olmadığı için artık ruh halim de stabilleşti. Akvaryum balığı gibi hissediyorum.
0
megalomaniac
(17.06.20)
Hava daha açıktı, kendimi bu yüzden düne göre biraz daha zinde hissettim ama onun dışında bir değişim yok bende de.
0
epistemic_regress
(17.06.20)
bire bir aynı ruh halindeyim iki gündür, hiç değişiklik yok. Gezegen mezegen ne etkileyecek yav, o kadar uzaktan dshhds

Hava farklıysa o etkilidir belki ama çok sanmıyorum.
0
nundu
(17.06.20)
Ben düne kadar acayip depresiftim. Dün ve bugün daha iyi hissettim açıkçası. Karabulutlar dağıldı gibi.
0
superfluid
(17.06.20)
dün ve bugün derken 15 ve 16 haziran günlerini mi soruyorsunuz? yani ptesi ve salı?

ben dün daha keyifliydim. bugün yorgun ve sıkkın hissediyorum. ama bendeki tamamen işle ilgili. dün iki saatte bitirdiğim işle ilgili ufak bir revize istendi ve o da bugün tüm günüme mal oldu. iki saat kadar mesai yaptım. ve yaptığım iş farkedilmiyor bile. o istenen revize ise milyonda bir karşılaşılacak bir durumla ilgiliydi. uğraştığıma değmeyen bir durum yani. canımı sıktı.

havadan, sudan, gezegenlerden değildir yani. tamamen kişisel şeyler. belki biyolojik faktörler. hatta belki yiyip içtikleriniz.
0
biseysorcaktim
(17.06.20)
aklıma gelmişken ekleyim:
daylio adında bir mobil uygulama var. hızlı günlük diyebiliz buna. her gün uygulamaya girip gününün nasıl geçtiğini puanlıyorsun ve aynı zamanda o gün yaptığın aktiviteleri seçiyorsun. istersen yorum da yazabilirsin.

daha sonra çok iyi geçen günlerini, iyi geçen günlerini vesair filtreleyerek hangi aktivitenin sana keyif verdiğini; neleri yaptığında nasıl hissettiğini anlayabilirsin. tavsiye ederim.
0
biseysorcaktim
(17.06.20)
3 aydır mal gibiyim.
0
black holes in the sky
(17.06.20)
(12)

Kitap kapağı tasarımı sizin için ne kadar önemli?

kostüm çok güzel prenses misiniz
Kitap tercihinizde kapak tasarımı sizin için önemli midir? Mesela ben kitabın içeriğinden izler taşımayan, estetik kaygı gütmeden tasarlanmış kapakları olan kitapları tercih etmekten kaçınıyorum. Bana özensiz geliyorlar ve kitapla bağ kurmamı zorlaştırıyorlar.Örneğin 2. görseldeki kitabı pek de terc
Kitap tercihinizde kapak tasarımı sizin için önemli midir? Mesela ben kitabın içeriğinden izler taşımayan, estetik kaygı gütmeden tasarlanmış kapakları olan kitapları tercih etmekten kaçınıyorum. Bana özensiz geliyorlar ve kitapla bağ kurmamı zorlaştırıyorlar.

Örneğin 2. görseldeki kitabı pek de tercih etmek istemem. Romanla özdeşleşen hiçbir yanı yok.

Arkadaşımla bu konu üzerine konuştuk da, o benden farklı düşündüğünü söyledi. Sizin fikrinizi merak ettim duyurunun güzide insanları :)
0
kostüm çok güzel prenses misiniz
(16.06.20)
ikinci tasarımı ben de almam. düzenli kitap okumayan kitleyi hedef almışlar gibi. düşünülmeyen, ucuz bir mantıkla tasarlanmış ikincisi. görsellik önemli. tasarımcılar da önemli.
0
lovemyself
(16.06.20)
İyi yayınevlerinin genelde kapak tasarımları iyi olur. İstanbul manzaralı kitabı almazdım çünkü ben kalitesizim diye bağırıyor. Ayrıntı yayınları daha iyi bir iş çıkarabilirmiş. Yerli bir kitap ve birçok yayınevi tarafından basılıyorsa, diyelim YKY, Can, İletişim önce yazarın daha önceki kitaplarını hangi yayınevinden aldığıma bakarım, sonra kitabına göre alırım. Eğer çeviriyse muhakkak çevirmene ve yayınevine göre alırım. Mesela az önce almam dediğim kitap bir Roza Hakmen çevirisi olsaydı, kapağını önemsemeden alırdım.
0
black holes in the sky
(16.06.20)
Oldukça önemli. Bazen muhtemelen yakın zamanda vakit ayırıp okuyamayacağım halde sırf çok güzel görünüyorlar diye ithaki bilim kurgu klasikleri serisi, iş bankası modern klasikler serisi, can yayınlarının yeni tip kapaklı kitapları (eski beyazlardan daha çok beğeniyorum) vs alasım geliyor set şeklinde. Aynı şekilde alıp okuduğum kitapları bile sırf güzel ve yeni bi kapakla bastıklarında tekrar alasım geliyor. Çok kitap okuyabilen biri değilim son yıllarda maalesef, ama zaman ayırabilen ve para konusunda sıkıntı yaşamayan biri olsam çok şık bir kütüphane dizerdim dshdshs
0
nundu
(16.06.20)
genelde e-kitap okuduğum için okuduğum pek çok kitabın kapağını bile bilmem.

yayınevlerinin kapak tasarımlarına önem vermesinin esas sebebi, avm'de alışveriş yaparken kitapçı görüp hiçbir fikri olmadan sadece kapak odaklı, "aa bu kütüphanemde güzel durur" kafasında kitap alan kitle.

yani özünde haklısın, kitap satışını %50 arttıran bir olay; bununla ilgili bir araştırma vardı isteyene bulabilirim..
0
makbur
(16.06.20)
ikinci tasarım, zevksizlik abidesi.
hiç işim olmaz bu tür çiğ ve özensiz kapak tasarımı olan kitaplarla.
velev ki, dünya'nın en iyi romanı olsun. almam.
0
pangea
(16.06.20)
en basit kapaklı olan en çok hoşuma giden oluyor. gerekirse sadece kitabın adı yazsın. böyle abartı resimli kabartmalı içinde saman bulunan hayvan çiftliği gibi olanlar falan koşarak uzaklaştığım kitaplar.
0
bohr atom modeli
(16.06.20)
çok önemli. kötü kapak ile okuyamam. kötü kapaklı kitapların editörlüğü ve çevirisi de kötü oluyor.
0
anais
(16.06.20)
don't judge a book by its cover diye atasözümüz bile var (ingilizim evet).
0
ozdek
(16.06.20)
kapak kitabın içeriğinden izler taşımalı yoksa özenilmemiş izlenimi yaratıyor. kitabı okudukça kapak daha anlamlı hale gelmeli.
ben chip kidd'in tasarımlarını çok beğeniyorum. hatta kendisinin bu konuda bir ted konuşması da var.
0
ganbatte
(16.06.20)
gözüm kanadı ne o öyle. ilk baktığım şey yayınevi ve varsa çeviri olur ama bu kadar da değil kardeşim.
0
not dark yet
(16.06.20)
Kapak tasarımına ben de önem veririm. Kitap başka seçeneğimin olmadığı bir mesleki kitap/o eserin tercih edilecek tek çevirisi değilse fotoşop terk gibi görünen kapakları tercih etmem. Hatta yayınevlerinin kapakta kullandıkları resmin ressamını, tasarımcının adını da künyeye yazmaları benim için o yayınevinin kalitesini gösteren bir detaydır. Yaptıkları işi ciddiye aldıklarını gösterir.
0
wish i could find a way to disappear
(16.06.20)
Ilk kapak olan ist manzaralı kitabı asla almam. Çok klişe geldi.

Kapak tasarımına tabiki önem veririm ama aşırı değil. Zaten alacağım kitabı araştırmış adını duymuş öyle almış oluyorum.
0
mobydick
(16.06.20)
(6)

Diş hekimlerinde taksit olayı?

hardworker
ortodontik tedavi için muayeneye gideceğim ama çıkacak masrafı peşin karşılamamın pek imkanı yok. Acaba taksit gibi imkan oluyor mu, 3 e bölmeyi teklif etsem aydan aya ödesem. Hiç bilmiyorum nasıl oluyor bu işler? kredi çekmek istemiyorum
ortodontik tedavi için muayeneye gideceğim ama çıkacak masrafı peşin karşılamamın pek imkanı yok. Acaba taksit gibi imkan oluyor mu, 3 e bölmeyi teklif etsem aydan aya ödesem. Hiç bilmiyorum nasıl oluyor bu işler? kredi çekmek istemiyorum
0
hardworker
(15.06.20)
Genelde bölünerek ödeniyor zaten, ben 6 taksitle ödemiştim zamanında, 1 seneye kadar yolu var gibi, zaten aylık düzenli tedavi için gidiliyor, her gittiğinde taksidi ödüyorsun.
0
atom karincanin torunu
(15.06.20)
taksit yapılıyor.
0
sizofren06
(15.06.20)
zaten maaliyeti 1000 lira bile olmayan tedaviye 8-10bin fiyat çekiyorlar. 1000'i peşin ver gerisini x taksit yapacam de, direkt okey çekerler. geçmiş olsun
0
avatar is back
(15.06.20)
Her gittiğinde bir miktar odeme seklinde oluyor.
0
duptıs
(15.06.20)
tamamen karşılıklı anlaşma usulü oluyor, herhangi bir kuralı yok ama tek seferde ödenmez genelde. tedavin devam ederken taksit taksit ödersin.
0
sir gawain
(15.06.20)
Altı yedi sene önce her ay 200 TL ödüyordum. Ödeme yapmazsam bir ay sorun etmiyorlardı.
0
black holes in the sky
(15.06.20)
(5)

Kitap konusunda skor mu önemli süreç mi?

The Student
Haftada 1 kitap okuyanların kitapları tam anlamıyla anladığını düşünmüyorum. Bu tartışma yaratacak sözüme geri dönmeden 1 2 kelamim olucak. Bunlardan birincisi Biz Türklerin en çok başvurduğu "okumaya vaktim yok" İkincisi de "okuduğum kitapların bana bir şeyler katmasını istiyorum" Bunları Biz Türkl
Haftada 1 kitap okuyanların kitapları tam anlamıyla anladığını düşünmüyorum. Bu tartışma yaratacak sözüme geri dönmeden 1 2 kelamim olucak.

Bunlardan birincisi Biz Türklerin en çok başvurduğu "okumaya vaktim yok"

İkincisi de "okuduğum kitapların bana bir şeyler katmasını istiyorum"

Bunları Biz Türkler söyleyince aşağılık Kompleksi'ne giriyoruz. elin Japon'u metroda bile kitap okuyor ama biz burada Kitap okuyacak vaktimiz olmamasından şikayet ediyoruz . birincisi Japonların okuduğu şeyler genellikle mangalar . Evet Japonların çok zeki olduğuna İtiraz etmiyorum Ama cidden bu konuyu da Türklerin zamansızlığına bağlayacağım çünkü Türkiye'de ortalama 8 saat ağır şartlarda çalışan pek çok insan var. günün 8 saati bedenen ve zihnen yorulduğunu hesaba katınca kitaba zaman ayıramamak bana bir bahanenin arkasına saklanmak gibi gelmiyor. ha şöyle denilirse anlarım: bir insan kitap okuma alışkanlığını edinememiştir ama sadece kitap okumak için tek yöntem basılı kitap okumak değildir Sonuçta dijital kitaplar önem kazanmaya başladı. bunu da yapamıyorsan sesli kitaplar var , dinleyebilirsin Böylece zamandan tasarruf da etmiş olursun . ama bir yandan da tabii ki 2. değineceğim konu kitapların bize bir şey katmaması. özellikle son zamanlarda çıkan bestseller lar Kusura bakmayın ama kitap olmaktan ziyade birer tuvalet kağıdı. yani bundan yüzyıllar önce yazılmış olan klasik eser lere bakıyorum bir de bugün çıkan popüler kitaplara bakıyorum Neyse bu konu biraz daha ağır bir eleştiriye dönüşmeden ben en başa dönüyorum;

ben ayda bir kitap okuyorum. bu da yılda 12 kitap ediyor. ben haftada bir kitap okuyarak bir rekor kırmaya çalışmıyorum Çünkü ben bir kitap okuduğum zaman genelde seçtiğim Kitabın yazarının biyografisini araştırmayı severim . ondan sonra kitabın analizlerini okurum. 2 hafta boyunca vaktimi analizlere ayırırım Ondan sonra kitabın yapılmış bir film adaptasyonu varsa onu izlerim . yani bir kitabı sindiririm . bütün bunları topladığımızda 1 aylık bir zaman birikiyor yani kitabı okuduktan sonra onun üzerine uzun uzun düşünür, yorum yapar, tartışırım . kitabı bir haftada okuyanların bu kadar zahmete girdiğini düşünmüyorum Bence bir kitabı bir ayda sindire sindire okumazsanız zaten yıllar sonra o kitaptan Geriye hiçbir şey kalmıyor . bu düşünceme ne kadar destekçi bulabileceğimi merak ediyorum . sizce çok kitap okuyan mı kendisine daha fazla sey katiyor,yoksa zamana yayarak kitabı sindire sindire okuyan mı daha çok yarar görür?
0
The Student
(11.06.20)
Kime neyin rekorunu kırmaya çalışsın ki bu insanlar? 1 haftada okuduğunu anlamasa bi dahakine 2 haftada anlar? Kime karşı sorumluluğu var ki anlamadan, keyif almadan okusun?

Sosyal hayatına dese, kimse kanıtlayamaz zaten okumadığını, yalan söyler geçer.

Herkesin okuduğu sindirmesi günler alan kitaplar olmuyor. Sindirmelik bile okumuyor olabilir, sadece okurken aldığı zevke bakıyordur. Bu durum o kişiyi yanlış yapmaz.

En son ve hiç hesaba katmadığın, senin 1 ayda sindirdiğin kitabı 1 haftada sindiriyor olabilir bu insanlar. Senin sonradan yaptığın yazar biyografisi, further reading'leri o kişi daha önceden yapmıştır belki. Ya da genel kültürü, tarih sosyoloji bilgisi o kitabı daha kısa sürede sindirmesini sağlıyordur?

Kitap okumayı kutsallaştırmaya gerek yok, herkesin popisi kendine. Kimin ne açıdan yarar gördüğünün hesabını yapamayacak kadar geniş bir şey "kitap okuma" eylemi.
0
Bruce
(11.06.20)
Kitap okuma, okuyucuyla kitap arasındaki bir ilişki. Gönül ilişkileri gibi bu da geniş yelpazede. Biraz ilgi meselesi, biraz tarz. Kimi kitabın altını çizmez, kimi kıvırır. Biri bir günde 400 sayfa okur, diğeri ağır ağır. Kıyaslamak akıl işi değil.

Siz kitapla kurduğunuz dünyadan memnunsanız, dünyanın kalanı sizi neden ilgilendirsin ki?

Kim kaç kitap okumuş ne önemi var? Aslolan okuduklarınızdan kendinize bir şey katabilmek değil mi?

Her ne kadar sosyal medya nedeniyle dikkatim kolay dağılsa da, okumaya çalışıyorum. Bu çağda alışkanlıklarını yönetmeyi başaramayan bireylerin kitapla derin bağ kurmasını beklemiyorum. Eskiden bir arkadaşım vardı, anlatmak için yaşardı. Bazı okuyucular da öyle. Anlatmak için yiyip içiyorlar, okuyup geziyorlar.
0
EasyTiger
(11.06.20)
hocam kitap okumak tavla oynamaktan daha mühim veya daha özel bir şey değildir. buna bu kadar takılma bence. keyfi bir şeydir kitap okumak. seversen okursun, sevmezsen okumazsın. bir aktivitedir nihayetinde. sen ayda 1 kitap okursun ben ayda 3 kitap okurum sonra önümüzdeki 3 ay hiç okumam, okuyasım gelmez, kimisi haftada bir tane okuyacağım illa der, kimisinin devam etmediği her hangi bir kitap olmazsa elinin altında rahatsız olur falan... insanlar çeşit çeşit yani. bence kitap kişinin kendisine hiçbir şey katmıyor. keyif dışında. okumaktan keyif alıyorsan tek artısı bu kitabın. benim okuma hızımı kitabın kendisi belirliyor. bazen yer gibi okuyorum kitabı yine hoşuma gidiyor, kimisini kağnı hızında okuyorum o da ayrı hoşuma gidiyor. ''niye böyle yavaşladım bu kitapta ya'' demiyorum yani. sen çok istersen yine de bir dene haftada 1 kitap okumayı sonra mukayese et falan. ama bu kitap okumaya aşırı anlam yüklemeyi milletçe aşmamız lazım bence. kitap okumanın youtube'dan video izlemekten bir farkı yok özünde.
0
fyodor fyodorovic
(11.06.20)
video izlemezsin diye daha konuşmayı transkrip etmiştim.

tuğla kitabı okuyor adam hava atıyor onu da. uyduruk saçma sapan kitaplar. burası çöplük mü. yahu allahu teala burayı çöplük diye yaratmadı kardeşim. okumak bir temizlik operasyonudur, temizlik. lüzumsuz kitapları okumayacaksınız. çok kitap okumayacaksınız. iyi bir kitabı, çokça okuyacaksınız, döne döne okuyacaksınız, sema edercesine okuyacaksınız, hazmede hazmede okuyacaksınız. o zaman okursunuz. o zaman okuduğunuzu hazmedersiniz. o zaman okuduğunuzu üretirsiniz. yani dolayısıyla tüketen okuyucudan, üreten okuyucuya geçmiş olursunuz.

twitter.com
0
blue eyes white dragon
(11.06.20)
fyodor +1

Valla ben herkesin kitap okuması gerektiğini düşünmüyorum. Edebi, kurmaca eserler zaten tamamen keyif işidir. Tamam herkesin klasikleri okuduğu bir dünya güzel olurdu ama o kadar da değişik, daha iyi bir dünya olmazdı muhtemelen. Çünkü her kitap herkeste aynı etkiyi bırakmaz. Yazarların bir amacı, vermek istediği mesaj olsa dahi okuyucu bunu yanlış yorumlarsa yine bir işe yaramaz. O yüzden özellikle romandır, hikayedir tamamen kişiye bağlı okunup okunmaması. Bunu romanı bütün edebi türlere tercih eden biri olarak söylüyorum. Karantinada fark ettiğim 1 yıldır güzel kitap okumuşum ama çok az roman okumuşum. Bu kadar çok sevmem seçiciliğe yol açmış ben de. Her romanı okumak zorunda hissetmiyorum.

Ayda bir kitap, haftada 2 kitap okuyana göre az ilkokuldan beri kitap okumamış birine göre çoktur. Dediğim gibi kimse kitap okumak zorunda değil. Herkesin işi gücü, çalışma ve yaşam şartları, boş vakti farklıdır. Kitap okumak boş vakit aktivitesi değildir geyiğine girmeyeceğim ama yazar ya da akademisyen değilsek hayatımızdaki birinci öncelik kitap okumak olmuyor. Olmaması çok normal bir şey, ayıplanacak bir durum yok. Bütün bunlarla birlikte bir insanın okuma hızı, okuduğu kitaba ne kadar odaklandığı, bu odağı ne kadar sürdürebildiği de bunları etkiler. Bazen öyle zamanlar oluyor ki yirmi sayfa okumuşum ama dönüp bakıyorum basit bir romandan bile hiçbir şey anlamamışım, kafam başka yerde. Bir sözcüğe takılıp gitmişim, okurken çok başka şeyler düşünmüşüm... Bunlar hep etken.

Kitap okumayı seven biriyim, liste yaparım, okuduğum kitapları tarihleriyle beraber listelerim, notlar almışım. O zamanlarda ne düşünmüşüm diye. Bu bende biraz skor tutuyor muyum hissi bırakıyor mu, evet diyebilirim. Ama bu insana motivasyon sağlayıp daha fazla okumasını sağlayabilir ve daha fazla okumanın bir zararı olduğunu düşünmüyorum.

Sizin bir haftada sindirdiğinizi bir başkası iki günde sindirebilir yukarıda saydığım bütün koşullar yüzünden. Bir kitabı bitirmek için asgari bir süre koyamayız o yüzden. Herkes çok kısa bir sürede okuyacak diye bir kaide yok. Okuma ve yazmak tamamen şahsi meselelerdir. Kimseye ne kadar şarkı dinlediğimizi, film izlediğimizi kanıtlamak zorunda değilsek kitap okuduğumuza da kanıtlamak zorunda değiliz.

Ve bence kitap okumak abartılıyor. Okumak istemeyene silah zoruyla okutmanın bir manası yok. 17. yüzyılda değiliz bilgi kaynakları sadece kitap olsun. Herkesin kitaptaki saf bilgiye ihtiyacı yok. Bazı insanlar hap bilgilerle de yaşamını idame edebiliyor sonuçta. Tabi bu hap bilgilerle çokbilmişlik taslayan insanlara gıcık olurum.
0
black holes in the sky
(11.06.20)
(8)

Ateizm

dissendium
Bazen bazı olaylar karşısında ateist düşüncelere sahip oluyorum. Normalde inancı olan bir insanım. Kızgınlık gösterdiğim olaylar genelde kadınların, çocukların tecavüze uğraması, canlılara yapılan eziyetler oluyor. Sizde de bu şekilde düşünceler oluşuyor mu?
Bazen bazı olaylar karşısında ateist düşüncelere sahip oluyorum. Normalde inancı olan bir insanım. Kızgınlık gösterdiğim olaylar genelde kadınların, çocukların tecavüze uğraması, canlılara yapılan eziyetler oluyor. Sizde de bu şekilde düşünceler oluşuyor mu?
0
dissendium
(09.06.20)
İnanç meselesinde size din diye anlatılan her şeye inanmak zorunda değilsiniz ki zaten. İlahiyatçılar bile kendi içinde mutabık değil. Aklınızı ben kalbinizi dinleyin sevgili dostum. Tecavüz, cşnayet, hırsızlık vs vs bunların din ile alakası olmadığı gibi din de bunların ilacı değildir. Din başka bir şeydir inanırsın biter. Dünya ile ilgili problemlerin çözümünün din ile hiçbir ilişkisi yoktur bence.
0
advest
(09.06.20)
Canlilara eziyet yapilmasi canliligin fitratinda var. Birbirini yiyor canlilar. Amac ne olursa olsun eziyet iste. Hic kotu niyetin olmasa bile yolda yururken canlilari oldurursun. Aklimiza ilk gelen anlamiyla adalet insan uydurmasi bir kavram. Doga yasalari haric her sey oyle aslinda. Dini kaybetme korkusuyla cogu seyi anlayamazsin, veya dinle uzlastiramazsin, ben de yillarca o durumdaydim. Kisaca ya inanmak ve huzur ya bilmek ama huzursuzluk ve anlamsizlik diyorum.

Soruya cevap eskiden cok oluyordu, dinden ciktim.
0
000000
(09.06.20)
Ducane nin adalet vidyosu cok guzel, oneririm.
0
000000
(09.06.20)
Dediğiniz şey kötülük problemi ve yüzyıllardır tartışılıyor. Bu tarz sorulara sahip olmanın inanç açısından kötü olduğunu düşünmüyorum. Bilakis bu soruları sorup doğru yolu bulmak önemli. Allah dini göndermiş. Tecavüzü yasaklamış, kimseye eziyet etme demiş. Yapıyorsa yine insanın sorunu. Tabi burada da karşımıza özgür irade problemi çıkıyor :)
0
black holes in the sky
(09.06.20)
Din tam olarak budur. Mantığını hapseder ve seni başka insanların uydurduğu kısır fikirlere uymaya mecbur bırakır.
0
Sellim
(09.06.20)
bu dusunceler once deizme oradan da ateizme yonelmenin ilk adimlari oluyor genelde. sonra o gune kadar sana ogretilmis, cevrenden asina oldugun butun din kavramini sorgulamaya basliyorsun. dini sacma ve zamanin gerisinde kalmis buldugunu fark ediyorsun. zamanla tum dini kavramlari sorguladikca hepsi birilerince kurgulanmis epik hikayeler olarak gorunmeye basliyor. bunlar gozunde basitlestikce hala tutunmakta oldugun tanri kavramina yoneliyorsun ve uzerinde dusundukce bu da ellerinden kayip gitmeye basliyor. uzerinde dusunmeye devam edersen ateist, amaaan bana ne bunlardan varsa da yoksa da umrumda degil hem dusune dusune manyak olurum bosver dersen de apateist oluyorsun :)

bunlari dusunmeye vakti olmus olan herkes bu sureclerden geciyor cogunlukla. normal yani.
0
in vino veritas
(09.06.20)
Bir yetişkin ve bir bebek ile aynı odada olsanız ve bebeğe o yetişkin tarafından tecavüz edilse olaya müdahale etmez miydiniz? Ederdiniz. Peki kendini savunamayan bir bebeğin tecavüze uğraması ve tanrının müdahil olmaması “bebek cennete gitti, tecavüzcü de cezasını çekecek” ile açıklanır. İnsan bile müdahale ederken sonsuz ahlaka erdeme sahip tanrının müdahil olmaması bana da tuhaf geliyor. Yetişkin iki insan kavga etse eyvallah deriz, iradeleri ile buna karar verdiler. Ben bir tanrı varsa bile adaletli olduğuna inanmıyorum. Doğuştan engelli bireylerin yaşamlarını sıradan sağlıklı insanlar gibi yaşayamamalarında bile adalet yok.
0
cemallamec
(09.06.20)
Din böyle durumlarda müdahale ve şokuna kadar savaşmayı emrediyor. Din sıkıntılı değil insanlar dini emirleri yerine getirmeyip dini suçluyor.
0
luluki
(10.06.20)
(9)

kitap okuma hızınız ne kadar?

tabudeviren
günde kaç sayfa veya saat okursunuz?150 sayfalık standart ölçülerde bir kitabı ne kadar sürede bitirirsiniz?
günde kaç sayfa veya saat okursunuz?
150 sayfalık standart ölçülerde bir kitabı ne kadar sürede bitirirsiniz?
0
tabudeviren
(09.06.20)
Hızımı ölçmedim ama bir günde bitiririm normal şartlar altında.
0
vedatchilipeppers
(09.06.20)
tüm gün işim yok evdeysem ve konusu çekici bir roman okuyorsam 350-400 sayfa okurum, ancak konu bilgi edinmeye dönük vs ise daha yavaş ve sindirerek okurum.
0
nihavent
(09.06.20)
tamamen kitabın ne kadar akıcı olduğuna bağlı. sevdiysem, roman ve hikayeyse bir günde biter. saat bazında hiç hesaplamadım ama ortalamadan hızlı okuyorum. eğer kitap edebi bir metin değilse en az iki güne yaymaya çalışırım.
0
black holes in the sky
(09.06.20)
ben 1 haftada bitiririm.
0
paramolacak
(09.06.20)
Yıllar önce 1100+ sayfalık Harry Potter'ı bir günde, dev Otostopçunun Galaksi Rehberi beşi bir yerde baskısını bir haftada okumuştum. Şimdi okuyamıyorum, dikkatim dağılıyor. Ama 150 sayfalık kitap çok sararsa bir günde kolay biter.
0
kobuzchu kiz
(09.06.20)
ilgimi çekerse bir oturuşta 50-60 sayfa okuyabiliyorum. ortalama bir kitap için 20 sayfaya düşüyor.
ilgimi çekerse her gün okuyorum bu 50-60 sayfayı. ortalama bir kitap için 2 günde bir 20 sayfa diyebiliriz.

soruya bu ışıkta cevap verirsem 3 ile 15 gün arası diyelim.
0
Bruce
(09.06.20)
Çok ilgimi çektiyse 140 sayfasını bir günde okurum.

Kalan 10 sayfa bitmesin diye bir aya yayabilirim.
0
tessera
(09.06.20)
Beni rahatsiz edecek kadar hizli okuyorum. Zorla hizli okuma seminerlerine katildim dershane yuzunden. Sonra, üniversitede de alanim edebiyat olunca, haftada 2 bazen 3 kitap incelemesi yapmak, analiz yazmak zorundaydim, o hizi azaltamadim.

150 sayfayi ikinci gune birakmam normalde.

Benim amacim zevk icin okumaya yaklasmak, bunun bilincinde olarak okuma süremi uzatmaya calisiyorum birkac yildir.
0
buf-e kür
(09.06.20)
ben de buf-e kur'un aksine edebiyat ogrencisi olmama/cok okumam gerekmesine ragmen kagni hizinda okuyorum. hizli okursam tamamen bosa gidiyor, anlamiyorum. sindire sindire, bazi paragraflari tekrar okumam gerekiyor cunku bazen dikkatim dagiliyor. klasikleri dusunecek olursak 2 saatte 100-110 sayfa okuyorum galiba. oturuyorum, boyle sanki saatler gecmis gibi geliyor, dur su bolumu de okuyayim diye bayagi bayagi uzatiyorum... bir bakiyorum 80 sayfa okumusum lel. gafa yetmiyor.
0
der meister
(09.06.20)
(5)

eksi sozluk ve kanzuk

Leonardo~Da~Vinci
ben entrylerimle birlikte hesabimi kapattim. sozluk, bagimlilik yapiyor. bu acidan baktigimda ha oyun oynayip zaman gecirdin ha eksi'de entry girip zaman gecirdin. ikisi de ayni. ikisinde de karsilikli catismalar yasiyor ve sonucunda belirli duygular salgiliyorsun. isin ilginc tarafi su ki; ikisi de
ben entrylerimle birlikte hesabimi kapattim.

sozluk, bagimlilik yapiyor. bu acidan baktigimda ha oyun oynayip zaman gecirdin ha eksi'de entry girip zaman gecirdin. ikisi de ayni. ikisinde de karsilikli catismalar yasiyor ve sonucunda belirli duygular salgiliyorsun.
isin ilginc tarafi su ki; ikisi de insani bir yere goturmuyor. yerinde sayip duruyorsun. daha fazla sikayet ediyor daha az cozum uzerinde kafa yoruyorsun.

sozluk, insanin psikolojisini etkileyen bir yer. herkes bir seyden sikayet ediyor. dolayisiyla, hayata bakinca her yerde bir sorun ariyorsun.
sozluk, nefret soylemleri ve asagilamalar nedeniyle insanlari radikallesitiriyor.

ikinci sebebi kanzuk'un son guncellemesi oldu. guncellemelerini begenmedim. bana uymaz dedim ve ayrildim.

sorum yok. size icimi dokmek istedim. siz de icinizi dokebilirisniz.
0
Leonardo~Da~Vinci
(09.06.20)
sözlük önceden sokaktan farklıydı, insanların sosyal hayatında karşılaşamayacakları donanımlı insanlarla aynı ortamda bulunma hissini ve tatminiyetini veriyordu. artık sokaktan bir farkı yok, haliyle bir özelliği de kalmadı.

badilerim var, onları okuyorum ben sadece. bu şekilde bir nebze de olsa fonksiyonunu sağlıyor. gerisi umrumda değil.
0
Bruce
(09.06.20)
haber sitelerini ve kanallarını hiç takip etmediğim için ekşi'nin gündem kısmı işimi görüyor. medyada kendine yer bulamayan haberleri görüyorum hem. ekşi'nin muhalifi de muhafazakarı da pis maalesef. ad hominem yapıp doğru düzgün bir argüman kuramayan insanlar yüzlerce hatta binlerce fav alıyor sırf "laf soktukları" için. bunları da en kısa sürede okumam lazım. oyun bilgisayarı topluyorum kendime herhalde topladıktan sonra ekşi'de daha az vakit geçiririm dediğiniz şey doğru çünkü. karantinaya kadar haftanın en az 3 günü futbol başlıkları gündemden inmiyordu, karantinayla birlikte survivor başlığı aynı şekilde. demek ki buranın kullanıcısı artık bunları seven insanlardan oluşmaya başladı, yapacak bir şey yok. zaten iyi yazarların birkaçı artık kendi podcastleri ve bloglarında çok daha aktif. ben yedi senedir düzenli olarak okuyorum herhalde sözlüğü, son hali hakikaten çöplük. tarihte bugün sekmesinden bile görülebilir bu.
0
black holes in the sky
(09.06.20)
Ben 2014 basinda kapattim hesabimi(sonra zerre ugramadim). O zamanlari bile donanimhaber ve kizlarsoruyor karisimi bir yerdi, su anki halini dusunmek dahi istemiyorum.

Ha bir de (ozellikle saglam ingilizcesi olup da) 2020 yilinda bile sabah aksam sozlukte takilan kitleye sasiriyorum.. Bunun twitteri var. redditi var, var oglu var. 2003 yilinda degiliz ki artik. Sozluk uzerinden bir sekilde para kazaniliyorsa durum farkli tabii. Sahsen duzenli entry girip, takip etmem icin aylik 5k vermeleri lazim en azindan.

Moderatorlerin topluca istifasindan sonra(2012 sonu muydu?) bitmisti zaten sozluk. Su an uzatmalari oynuyordur anca, misyonunu tamamlamis bir yer. Ha unutmadan, arkadasla sozluk belgeselini izlemistik en son.. Orda bile sozlugun son 7-8 senesinden bahsetmemisler hic; konustuklari kullanicilar da, anlattiklari olaylar, zirveler de hep eski, iste 2011 oncesi falan. Adamlar da farkinda zaten nasil copluge donusutugunun, paso nostalji kasmislar..
0
krafan
(09.06.20)
Twitter’ı bırakınca Ekşi’ye Ekşi’yi bırakınca Twitter’a sarıyorum ben de. Ancak bu kez Twitter’ı kesinlikle kapattım. Toksik ortam sevmiyorum. Reddit en azından eğlenceli ama orada da iki güleceğiz diye Amerikalıların seviyesine düşüyor gibi hissediyorum. Çok iyi sublarda çok kaliteli yazılar okuduğum bir gerçek ama müthiş bir sığlık da seziyorum. Nerede çokluk orada şeylik hesabı ki NoSurf diye bir sub var, oradakiler de Reddit’i ve internette boş boş aşağı kaydırmaları bırakmaya çalışıyor.

Ben de her gün yeminler ediyorum. Debe’de 50 entarnin içinden bir tane iyi bir şey çıkıyor, sonra o gün gene bırakamamış oluyorum. NoSurf’te güzel taktikler var ama.

Bir de oyununa göre değişiyor sanırım hissettirdikleri. Sadece Bfme2 ve Gta v oynuyorum. Bayağı iyi geliyor kaygı bozukluğundan muzdarip biri olarak.
0
le jeune turc
(09.06.20)
sozluk, insanin psikolojisini etkileyen bir yer.

> buna katılmıyorum. ne beklediğine bağlı. instagram da twitter da etkilebilir. ben sözlüğü daha çok takipcilerimden ve takipcilerimin favlarindan takip ediyorum.

arada yazıyorum, kafami bosaltiyorum.
0
tabudeviren
(09.06.20)
(1)

Ösym sınav tercihleri de mi ücretli?

Unde bach canim
Ben mi yanlış yorumladım bu fotoyu(ektedir)
Ben mi yanlış yorumladım bu fotoyu(ektedir)
0
Unde bach canim
(09.06.20)
Evet, yerleşmeme durumunda yapılan ek tercihler ücretli ama önünde ek yazmayanlar için bir fikrim yok.
0
black holes in the sky
(09.06.20)
(5)

Kısa saç vs. uzun saç

aramızda kalsın
Saçımı kestirip kestirmemek arasında kararsızım. Ben yaşına göre küçük gösteren 30 yaşında bir kadınım. Çoğu zaman 17 zannediyorlar beni. Esasen minyon da sayılmam ama durum böyle. Saçlarım çok ince ve hassas, bu yüzden çabuk yıpranıyor. Biraz uzatsam kırık kırık oluyor, çok dökülüyor ve kötü görünü
Saçımı kestirip kestirmemek arasında kararsızım.

Ben yaşına göre küçük gösteren 30 yaşında bir kadınım. Çoğu zaman 17 zannediyorlar beni. Esasen minyon da sayılmam ama durum böyle.

Saçlarım çok ince ve hassas, bu yüzden çabuk yıpranıyor. Biraz uzatsam kırık kırık oluyor, çok dökülüyor ve kötü görünüyor.

Kısa saç bana yakışıyor aslında ama o da beni iyice liseli gibi gösteriyor. Bunun üstüne bir de biraz dekolte vs. giysem annemin kıyafetlerini giymiş küçük kız gibi görünüyorum.

Bakım yaptırdım, çok denedim ama bir sonuç alamadım. Saçım böyle ve buna göre davranmam gerekiyor.

Kısa saç derken şundan bahsediyorum: static.makyajmag.com

Uzun da şu (maalesef ban göre uzun bu :/): saclarimveben.com

Bu durumda ne yapmamı tavsiye edersiniz? Kestireyim mi, uzun mu kalsın? İki ucu da :(
0
aramızda kalsın
(09.06.20)
Aynı sizin gibi yaşından küçük gösteriyorum. Yazdığınız gibi kısa saç sanki daha da küçük göstermeye neden oluyor. Ben de 2019 ekim gibi saçlarımı kısa kestirmiştim. :( gerçekten pişman olmuştum. En güzeli saçı uzun kullanmak.

Birde hacim verici şampuan ve saç kremi kullanabilirsiniz.
0
GoodMorningTeacher
(09.06.20)
Fotoğraftaki gibi kısa saç iyi durmuyor bence. Daha kısa olursa daha çekici ve tarz görünüyor
0
indifferent
(09.06.20)
ben daha oturmuş, kemikli yüz yapılarına kısa saçı yakıştırıyorum açıkçası.
0
black holes in the sky
(09.06.20)
Uzun ve sağlıksız saç yerine sağlıklı kısa saç yeğdir benim gözümde. Giyim kuşamla görünümü 30a çekmeye çalışmak büyümüş de küçülmüş etkisi yaratabilir dediginiz gibi. Bence reşit görünecek seviyeye cekebilirsiniz gayet, 23-24 yaşında görünmek mümkün.
0
Olive
(09.06.20)
merhaba 29 yaşındayım ben de minyon biri olduğum için genelde daha küçük sanılıyorum. bu bence abartı konuşma tarzım, ses tonum bence gayet yaşımı gösteriyor ama 24 25 sanılmak da gururumu okşamıyor değil. ben daha olgun görünebilmek için sarılı ombreler de yaptım tarzımı da değiştirdim ama kısa saçtan vazgeçemiyorum. şu an saçlarım omzun 6 -7 cm altındadır. ama bu aralar fotoğraftaki gibi kestireceğim saçımı. saçlarım ince telli ve düz. kısa modeller her zaman daha modern ve hacimli gösteriyor. bu sebeple bence kestirin.
0
kestane gürgen palamut
(09.06.20)
(5)

sözelde ilk 5 bine girebilir miyim?

damba
Selamlar,2012’deYGS 13.000Sozelde 1000 kusurEsit agirlikta 3800 gibi bir siralama yapmistim. (Asil hedefim tm’ydi, sozeli oylesine yapip, hepsini isaretlemeden cikmistim sinavdan, ilk alanim ve edebiyat iyi olunca oyle bi siralama gelmisti)2018’de yaklasik 1 ay calistimTm’de 16.000 siralama yaptim
Selamlar,

2012’de
YGS 13.000
Sozelde 1000 kusur
Esit agirlikta 3800 gibi bir siralama yapmistim. (Asil hedefim tm’ydi, sozeli oylesine yapip, hepsini isaretlemeden cikmistim sinavdan, ilk alanim ve edebiyat iyi olunca oyle bi siralama gelmisti)

2018’de yaklasik 1 ay calistim
Tm’de 16.000 siralama yaptim (sozel kismini cozmedim ikinci bolumde)

Simdi sinava yaklasik 20 gun var, gunde 8 saat hizlica konulara calissam (edebiyat, cografya, tarih vs.) ilk 5 bine girebilir miyim?

Cografya, tarih, felsefe bu alanlardan uzak kalmadim hic, universitede okudugum bolumler itibariyle.

Bizim zamanimizda sozelde derece yapmak kolaydi. Matematik yok, ygs kismim bir cok sozelciden daha iyi muhtemelen.

Ne dersiniz?

Bu sene korona dolayisiyla Cumhuriyet Edebiyati konularinin cikmayacagini hatirlatmak isterim :)
0
damba
(08.06.20)
Cumhuriyet edebiyatının büyük bir kısmı çıkıyor yalnız. Asıl soruların geldiği kısımlar hala var.

70+ ayt nete girilir.
0
black holes in the sky
(08.06.20)
sevgili damba mütemadiyen keyfi olarak sınava hiç çalışmadan girmekteyim. 2018 ve 2019 da da sözel sıralamalarım 5.924 ve 5.983 idi dolayısıyla çok rahat ilk 5.000 yapılabilir diye düşünüyorum. sonucu editlersin belki. ben sıralamamı yazarım. :)
0
candoguaydin
(08.06.20)
@candogu umarım seviyelerimiz benzerdir, ben de girebilirim.

Editlerim :)
0
🌸damba
(08.06.20)
@black

+70 ayt kolay gelmiyor gözüme.

ayt yanında tyt de önemli değil mi? çocuklar bir senedir çalışıyor, ben onlara ayt’de fark atamam o kadar çok belki ama temelimle tyt’de ve diploma notumla fark atabilirim gibime geliyor.
0
🌸damba
(08.06.20)
tm'de 16 bin yapan sözelde 5 bine girebilir gayet.
0
candide
(08.06.20)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.